Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2015/22692 E. 2016/9442 K. 10.05.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/22692
KARAR NO : 2016/9442
KARAR TARİHİ : 10.05.2016

MAHKEMESİ : Yalova 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 17/06/2015
NUMARASI : 2013/199-2015/472

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmazın yol olarak tapudan terkini davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
– K A R A R –
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmazın yol olarak tapudan terkini istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Alınan raporlar hüküm kurmaya elverişli değildir. Şöyle ki;
1)Dosyada bulunan kanıt ve belgelerden; dava konusu taşınmazın arsa vasfında olduğu anlaşılmış olup, taşınmazın bu niteliği gözetilerek kamulaştırma değerinin emsal karşılaştırması suretiyle tespiti gerekir.
Bu itibarla; taraflara dava konusu taşınmaza yakın bölgelerden ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü satışları bildirmeleri için imkan tanınması, lüzumu halinde resen emsal celbi yoluna gidilmesi, dava konusu taşınmazın, değerlendirme tarihi itibariyle, emsal alınacak taşınmazın ise satış tarihi itibariyle imar ya da kadastro parselleri olup olmadığı ilgili Belediye Başkanlığı ve Tapu Müdürlüğünden sorulması, ayrıca dava konusu taşınmazın; imar planındaki konumu, emsallere olan uzaklığını da gösterir krokisi ve dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazların resen belirlenen vergi değerleri ve emsal taşınmazların satış akit tablosu getirtilerek, dava konusu taşınmazın değerlendirmeye esas alınacak emsallere göre ayrı ayrı üstün ve eksik yönleri ve oranları açıklanmak suretiyle yapılacak karşılaştırma sonucu değerinin belirlenmesi bakımından, yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu marifetiyle mahallinde keşif yapılarak alınacak rapor sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken taşınmazı tarım arazisi olarak değerlendiren raporun hükme esas alınması,
2)Dava konusu taşınmaz üzerinde bulunan ağaçlara ilişkin olarak davacı idare yetkilileri ile davalı arasında imzalanan tespit tutanağında belirtilen ağaçların cinsi, yaşı ve sayısına göre arsa vasfındaki taşınmaz aynı zamanda kapama karışık meyve bahçesi niteliğinde olduğundan, ağaçların yaşlarına göre tespit edilecek verim miktarları ile değerlendirme tarihi olan 2012 yılı kilogram satış fiyatı ve üretim masraflarına göre tespit edilecek net geliri esas alınarak, kapitalizasyon faiz oranı da uygulanmak suretiyle belirlenecek bahçe değerinden; taşınmazın zeminine, ekilebilecek münavebe ürün gelirine göre biçilecek değeri düşülmek suretiyle ağaç bedellerinin tespit edilmesi gerektiği halde, anlaşmazlık tutanağında yazılı ağaç sayı ve cinsine göre aradaki çelişkinin giderilmeden ve açıklanan bu yönteme uyulmadan hesaplama yapan bilirkişi raporu hükme esas alınarak yazılı şekilde hüküm kurulması,
3)Dosyada bulunan kanıt ve belgelerden; dava konusu taşınmazla ile ilgili Yalova 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/843 Esas sayılı dosyası ile Orman Genel Müdürlüğü tarafından tapu iptal ve tescil davası açıldığı anlaşılmıştır.
4650 sayılı Yasa ile değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 18/3. maddesi uyarınca taşınmazın mülkiyeti üzerinde ihtilaf olması halinde, taşınmaz hakkındaki mülkiyet ihtilafı ile ilgili davanın taraflarına aynı Kanunun 10. maddesi uyarınca tebligatların ve ilanların yapılması gerekir.
Bu durumda; ilgili davanın taraflarının davaya dahil edilmesi sağlanıp, Kamulaştırma Kanununun 10. maddesi uyarınca tebligatlar ve ilanlar da yapıldıktan sonra, tespit edilecek kamulaştırma bedelinin, ileride hak sahipliğini ispat edecek kişiye ödenmek üzere bankaya üçer aylık vadeli hesaba yatırılarak, hüküm kurulması gerektiği düşünülmeden, yazılı şekilde karar verilmesi,
4)Dava tarihinin gerekçeli karar başlığına hatalı yazılması,
5)Dava konusu taşınmazın tapu kaydında bulunan haciz şerhinin hükmedilen bedele yansıtılmaması,
Doğru görülmemiştir.
Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, davalıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 10/05/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.