Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2015/21891 E. 2016/661 K. 21.01.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/21891
KARAR NO : 2016/661
KARAR TARİHİ : 21.01.2016

MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi, davalı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:

– K A R A R –

Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı idare vekilince temyiz edilmiştir.
Mahallinde yapılan keşif sonucu, taşınmazın dava tarihindeki değerinin biçilmesinde ve alınan rapor uyarınca … dışındaki davacılar yönünden davanın kabulü ile bedelinin tahsiline karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.Ancak;
1) …’ın dava konusu taşınmazdaki payının şuyulandırma öncesindeki geldi parseli olan 710 ada 1 parsele ilişkin açtığı kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat davasında verilen karar uyarınca dava konusu parseldeki payının iptal edilerek davalı idare adına 28.02.2014 tarih ve 6976 yevmiye nolu işlemle tescil edilmiş bulunduğu, adı geçen davacının taşınmazdaki payının bedelini daha önceki dava ile almış olduğu anlaşıldığından, bu davacı yönünden davanın reddine karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi doğru olmadığı gibi,
2)13.03.2015 gün ve 29294 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan Anayasa Mahkemesinin 13.11.2014 gün ve 2013/95-2014/176 sayılı kararı ile;
6487 sayılı Yasanın 21. maddesi ile 2942 sayılı kamulaştırma Kanununun başlığı ile birlikte değiştirilen geçici 6. maddesinin on üçüncü fıkrası “09.10.1956 ile 04.11.1983 tarihlerini kapsayan dönemde oluşan mağduriyetlerin giderilmesi amacıyla getirilen ve malikler aleyhine bir takım hükümler içeren bu istisnai düzenlemenin 04.11.1983 tarihinden sonraki dönem içinde uygulanmasının hukuk güvenliğini zedeleyeceği” gerekçesiyle Anayasanın 2. ve 35. maddelerine aykırı bulunarak iptal edilmiştir.
Bu durumda; 04.11.1983 tarihinden sonraki döneme ilişkin el atmalarda nispi harca hükmedilmesi gerektiğinden,
Davalı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 21/01/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.