Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2015/21290 E. 2016/385 K. 20.01.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/21290
KARAR NO : 2016/385
KARAR TARİHİ : 20.01.2016

MAHKEMESİ : Vezirköprü 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 10/02/2015
NUMARASI : 2014/331-2015/303

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın Hazine adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi, davacı idare ile davalı F.. Ç.. vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü.
– K A R A R –

Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın Hazine adına tescili istemine ilişkindir.
Mahkemece, uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak hüküm kurulmuş; karar, davacı idare vekili ile davalılardan F.. Ç.. vekilince temyiz edilmiştir.
Davalılardan F.. Ç.. vekilinin tüm, davacı idare vekilinin ise aşağıdaki bent dışında kalan sair temyiz itirazları bozma ile kesinleşen yönlere ilişkin olduğundan yerinde görülmemiştir.Ancak;
İlk karar sadece davalılardan F.. Ç.. vekili tarafından temyiz edilmiş olup, ilk kararda tespit edilen kamulaştırma bedeli, kararı temyiz etmeyen davalılar yönünden kesinleşmiştir.
Bu durumda ilk kararı temyiz etmeyen davalılar yönünden kesinleşen bedel davacı idare lehine usuli kazanılmış hak oluşturduğundan bozmadan sonra sadece ilk kararı temyiz eden davalı F.. Ç..’ın payı hesaplanarak bu miktarın bloke ettirilip adı geçene ödenmesine ve diğer davalılar yönünden de bozmadan önceki miktarla sınırlı olarak hüküm kurulması gerektiği düşünülmeden bozmadan sonra tespit edilen bedel üzerinden tüm davalıların payını kapsar şekilde karar verilmesi,
Doğru değilse de bu yanılgıların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden,

Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının;
a)2 nolu bendindeki cümlenin tamamen hükümden çıkartılmasına, yerine (a- İlk kararı temyiz eden davalı F.. Ç..’ın 1/16 payı yönünden kamulaştırma bedelinin 11.976,10 TL olduğunun TESPİTİNE, bu bedelden, acele el koyma bedelinden davalıya ödenen kısmın mahsubu ile fark bedel olan 6.362,72 TL’nin hükmün kesinleşmesi beklenmeksizin davalı F.. Ç..’a ödenmesine, fark bedele 23.02.2013 tarihinden son karar tarihi olan 10.02.2015 tarihine kadar yasal faiz işletilmesine,
b)İlk kararı temyiz etmeyen Davalı M.. K.., G.. U.., L.. K.. ve E.. Ç..’in payları yönünden kamulaştırma bedelinin toplam (2.710,24 x 4=) 10.840,96 TL olduğunun TESPİTİNE, adı geçenlere acele el koyma dosyasında yapılan fazla ödeme olan ( adı geçenlerin her birine 1499,80’er TL ‘den) toplam 5.999,20 TL’nin tahsilde tekerrür olmaması kaydıyla adı geçen davalılardan alınarak davacı idareye verilmesine,
Ayrıca adı geçen davalılar yönünden davalı idare lehine usuli kazanılmış hak oluştuğundan bozmadan sonraki kararda tespit edilen ve ödenmesine karar verilen fark bedelden 4.772,03’er TL’den toplam 19.088,12 TL ‘nin davalılar M.. K.., G.. U.., L.. K.., E.. Ç..’den alınarak davacı idareye iadesine cümlelerinin yazılmasına,
Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, davacı idareden peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyiz edenlerden peşin alınan harçların Hazineye irad kaydedilmesine, 20/01/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.