YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/1840
KARAR NO : 2015/13685
KARAR TARİHİ : 15.06.2015
MAHKEMESİ : Espiye Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 16/10/2014
NUMARASI : 2013/222-2014/370
Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi, davalı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
– K A R A R –
Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı idare vekilince temyiz edilmiştir.
Mahallinde yapılan keşif sonucu alınan rapor uyarınca, taşınmazın kısmen fındıklık kısmen tarım arazisi olarak dava tarihindeki değerinin biçilmesinde yöntem itibariyle bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;
1)Dava konusu taşınmazın 1.100 m²’sinin kapama kavaklık niteliğinde olduğu dikkate alındığında;
2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 11/f maddesi uyarınca taşınmazın olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net geliri üzerinden bilimsel yolla değerinin tespit edilmesi gerekir.
Kavak mahsulünün bir yılda hasat edilemeyeceği de gözönünde tutularak, kaç yılda kesim durumuna geleceği bilimsel yolla ortaya konup, kesim durumunda elde edilecek net geliri bulunup, dikim gününden kesim gününe kadar yapılan masraflar düşüldükten sonra kamulaştırılan taşınmaz malın, kavakların kesim durumuna geldiği gündeki net geliri bulunup, bu değer kavakların kesim durumuna gelmesi için geçen yıl sayısına bölünüp, bir yıllık net geliri bulunduktan sonra bu da bilimsel formüle uygulanarak kamulaştırma bedelinin bulunması gerekirken, bilimsel olmayan yöntem ile değerinin tespit edilmesi,
2-Dava konusu taşınmazın fen bilirkişisi raporunda “B” harfi ile gösterilen kısmının tapusunun iptali ile davalı idare adına tesciline karar verilmemesi,
Doğru olmadığı gibi.
3- 13.03.2015 gün ve 29294 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 13.11.2014 gün ve 2013/95-2014/176 sayılı kararı ile;
6487 sayılı Yasanın 21. maddesi ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun başlığı ile birlikte değiştirilen geçici 6. maddesinin on üçüncü fıkrası “09.10.1956 ile 04.11.1983 tarihlerini kapsayan dönemde oluşan mağduriyetlerin giderilmesi amacıyla getirilen ve malikler aleyhine bir takım hükümler içeren bu istisnai düzenlemenin 04.11.1983 tarihinden sonraki dönem içinde uygulanmasının hukuk güvenliğini zedeleyeceği” gerekçesiyle Anayasanın 2 ve 35. maddelerine aykırı bulunarak iptal edilmiştir.
Bu durumda; dava konusu taşınmaza yapılan el atma tarihinin belirlenmesinden sonra; 04.11.1983 tarihinden sonraki döneme ilişkin el atmalar var ise nispi harç ve vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
Doğru olmadığı gibi,
Davalı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 15.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.