YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/1526
KARAR NO : 2015/13145
KARAR TARİHİ : 09.06.2015
MAHKEMESİ : Bakırköy 5. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 23/09/2014
NUMARASI : 2014/21-2014/520
Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın reddine dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi, davacı vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
– K A R A R –
Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın hak düşürücü sürenin geçmiş olması nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Yapılan incelemede; davacının dava konusu 2136 taşınmazdaki payının 25.01.2008 günü ferağ vererek davalı K.. M.. adına tescil edilmesinin ardından süresinde (01.02.2008 gününde) bedel artırım istemli olarak dava açıldığı, kamulaştırma belgelerinin davacıya usulüne uygun olarak tebliğ edilmemesi nedeniyle davanın yerel mahkeme ve Dairemiz tarafından kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davası olarak nitelendirildiği, davalı K.. M..’nün 26.02.2008 günlü müzekkere cevabı ile dava konusu taşınmazdan geçirilen yolun 21.02.2005 günlü protokol ile İ.. B..’na devredildiğinin belirtilmesi üzerine, bu idareye karşı dava açmak amacıyla 20.03.2009 havale tarihli dilekçe ile 2036 parsel yönünden talebini atiye terk ettiği ve aynı gün bu davayı açtığı, atiye terk nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına ilişkin karar Dairemizce onanarak 27.12.2011 günü kesinleştiği anlaşılmıştır.
Usulüne uygun bir kamulaştırma tebligatı bulunmadığından, dava kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat davası niteliğinde olup 30 günlük hak düşürücü süreden söz edilemeyeceği; kaldı ki, davacının ferağ verdikten itibaren süresinde kamu yararı kararı alan K.. M..’ne karşı davasını açtığı, davalı idare ile İ.. B.. arasındaki protokol nedeniyle taşınmazdan geçirilen yolun İ.. B..’na devredildiğinin belirtilmesi üzerine, bu parsel hakkındaki K.. M.. hakkındaki davayı atiye terk ettiğini bildirdiği aynı gün, İ.. B..’na karşı bu davayı açtığı gözetilerek işin esası hakkında hüküm kurulması gerekirken, yazılı gerekçelerle ret kararı verilmesi,
Doğru görülmemiştir.
Davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 09.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.