Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2015/13181 E. 2015/23859 K. 10.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/13181
KARAR NO : 2015/23859
KARAR TARİHİ : 10.12.2015

MAHKEMESİ : Kurtalan Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 24/01/2012
NUMARASI : 2010/333-2012/69

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespiti ve bu hakkın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:

– K A R A R –

Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespiti ve bu hakkın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Alınan rapor hüküm kurmaya elverişli değildir.Şöyle ki;
1-2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 11/son maddesi uyarınca irtifak hakkı karşılıkları bu hak nedeniyle taşınmazın tamamında meydana gelecek değer kaybıdır.
Bu itibarla; dava konusu taşınmazın irtifak hakkı kurulmasından önceki tüm değerinin tespit edilmesi ve bundan sonra boru hattı nedeniyle taşınmazın tamamında meydana gelecek değer düşüklüğü oranının belirlenmesi ve bu oranla taşınmazın tüm değerinin çarpılması sonucu irtifak hakkı karşılığının ve irtifak nedeniyle taşınmazda meydana gelecek değer düşüklüğü oranıdır.
Mahkemece yukarıda açıklanan yönteme göre irtifak hakkı karşılığının tespiti yönünden ek rapor alınıp sonucuna göre hüküm kurulması gerektiği düşünülmeden, irtifak hakkı geçen kısımdaki irtifak sonrası ekilebilir ürünün verimi düşeceğini kabul eden ve sadece bu kısımda değer düşüklüğü bedeli hesaplayan bilirkişi raporunun hükme esas alınması,
2-Değerlendirmede esas alınan tarla sebzeciliğinde o yörede hangi sebze ürünlerinin yetiştirildiği İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğünden sorulduktan ve yetiştiriciliği yapılan her sebze ve meyve ürünü için ayrı ayrı olmak üzere dekar başına ortalama üretim miktarı ile değerlendirme tarihi itibari ile hasat zamanındaki ortalama toptan kilogram satış fiyatları ve dekar başına ortalama masrafı aynı İl Müdürlüğü ve diğer resmi kurumlardan sorulup rapor denetlendikten sonra, sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi,
3-Acele kamulaştırma bedelinin mahsubuyla fark bedele dava dört ay içinde sonuçlandırılamadığından, bu sürenin bitim tarihinden itibaren karar tarihine kadar işleyecek süre için yasal faiz verilmemesi,
4-Bilirkişi raporunda taşınmaz üzerinde bulunan ağaçlara yaş, cins, verim durumlarına göre İlçe Tarım Müdürlüğünden gelen resmi verilere göre maktuen değer biçilmesi yerine, bu yönteme uyulmadan değer biçilmesi,
5-Davanın niteliği gereği kendisini vekille temsil ettiren taraflar lehine maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Doğru görülmemiştir.
Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 10/12/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.