YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/12950
KARAR NO : 2016/2795
KARAR TARİHİ : 17.02.2016
MAHKEMESİ : Yalova 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 04/03/2015
NUMARASI : 2014/825-2015/155
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
– K A R A R –
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Arazi niteliğindeki taşınmaza ekilebilir net ürün gelirine göre değer biçilmesi yöntem itibariyle doğrudur. Ancak;
1)Dava konusu taşınmazın konumu ve bilirkişi kurulu raporunda belirtilen özellikleri dikkate alınarak, tespit edilen metrekare birim fiyatına ilave edilecek objektif değer artırıcı unsurun % 20 oranında olacağı gözetilmeden, daha düşük objektif değer artış oranı kabul eden bilirkişi raporuna göre az bedele hükmedilmesi,
2)Yapılan incelemede; dava konusu 101 ada 11 parsel sayılı taşınmazın 11.216,14 m2’lik kısmına ilişkin olarak Yalova 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/651E.-2014/234K.sayılı dosyası ile açılan kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescili istemli davada arta kalan 2.881,58 m²’lik kısım için % 10 değer azalışı uygulandığı, eldeki davanın konusunun arta kalan bu kısım içindeki 578,02 m²’lik bölüm olduğu anlaşılmıştır.
Bu itibarla; ilk kamulaştırma kapsamında arta kalan kısma verilen değer azalış bedeli dikkate alınmadan hesaplama yapılmak suretiyle fazla bedel tespiti,
Doğru görülmemiştir.
Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, davalılardan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 17/02/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.