Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2015/11722 E. 2015/17474 K. 19.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/11722
KARAR NO : 2015/17474
KARAR TARİHİ : 19.10.2015

MAHKEMESİ 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın reddine dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi, davacılar vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
– K A R A R –
Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekilince temyiz edilmiştir.
Dosyada bulunan kanıt ve belgelerden ; … İli, …. İlçesi, … Mahallesinde bulunan 10550 metrekare yüz ölçümlü 46 parsel sayılı taşınmazın 2000 metrekarelik kısmının … enerji nakil hattında kalması nedeniyle mülga TEK Genel Müdürlüğünün 19.11.1976 tarihli yönetim kurulu kararı ile kamulaştırılmasına karar verilerek, … Asliye Hukuk Mahkemesinin 1983/80-1983/65 sayılı kararı ile 6830 sayılı Kanunun 17. maddesi uyarınca tapuda TEK lehine irtifak hakkı tesisine karar verildiği ancak, söz konusu davada tapu malikinin davaya katılmasına imkan tanınmadığı gibi kararın da tebliğ edilip kesinleştirilmeden tapuda infaz edildiği ,bu nedenle de dava konusu taşınmazın tapu kaydında yer alan irtifak hakkının yolsuz tescile dayalı olarak kurulduğu anlaşılmıştır.
Bu durumda, gerek dava konusu taşınmazın tapu kaydında tesis edilen irtifak hakkının yolsuz tescile dayalı olarak kurulduğu, gerekse de 6487 sayılı Yasanın 22. maddesi ile Kamulaştırma Kanununa eklenen Geçici 7. maddenin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildiği gözetildiğinde; 17.maddeye göre verilen yanlış tescil kararına dayalı olarak davanın reddi mümkün değildir.
Kamulaştırma Kanununun 25. maddesi uyarınca hakların kullanılması ve borçların yerine getirilmesi bakımından kamulaştırma işlemi mal sahibi açısından, usulüne uygun olarak yapılan tebligatla başlar.
Bu nedenle; Öncelikle kamulaştırma işleminin davacılara yada murislerine usulüne uygun şekilde tebliğ edilip edilmediği araştırılıp, usulüne uygun bir tebligat yapılmadığının ve kamulaştırma işleminin tamamlanmadığının tespit edilmesi halinde davacıların kamulaştırmasız el atmadan kaynaklanan tazminat talep etme imkanı bulunduğu gözetilerek işin esasına girilip talep hakkında karar verilmesi gerekirken, yasal olmayan gerkçelerle davanın reddine karar verilmesi,
Doğru görülmemiştir.
Davacılar vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 19/10/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.