Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2015/10715 E. 2015/22208 K. 26.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/10715
KARAR NO : 2015/22208
KARAR TARİHİ : 26.11.2015

Y A R G I T A Y İ L A M I

MAHKEMESİ : Muş 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 13/01/2015
NUMARASI : 2014/201-2015/148

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davacı idare ile davalı kayyım vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
– K A R A R –
1-HGK’nun 08.06.2011 tarih ve 2011/3-243 esas 392 sayılı kararında belirtildiği üzere mahkeme kararı ile kayyım olarak atanan ve bu kişiler adına yaptığı iş ve işlemler nedeniyle 3561 sayılı Kanun kapsamında yönetim kayyımı olan defterdar burada Hazineyi temsil etmemekte aksine kayyımlık görevi gereği açık kimliği ve adresi tespit edilemeyen kişilerin hak ve menfaatlerini korumaktadır. Kayyımın Hazine avukatını vekil tayin etmiş olması da Hazine adına hareket edildiğinin kabulü için yeterli değildir.
Bu nedenle davalının taşıdığı kayyımlık sıfatı ile açılan bu davada 492 sayılı Harçlar Kanununa göre harçtan muaf değildir. 3561 sayılı Kanunun 2/son maddesinde “kayyımlıkla ilgili işlemler her türlü vergi, resim, harç ve katkı payı gibi mali yükümlülüklerden müstesnadır.” hükmüne yer verilmişse de, burada yargı harçlarından bağışıklığına ilişkin özel bir düzenleme bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle mahkeme hükmü davalı kayyım tarafından süresinde verilen dilekçe ile temyiz edilmişse de, yatırılması gereken harç ödenmemiştir. Bu noksanlık, HUMK’nun 434/son maddesi uygulanmak suretiyle giderildikten,
2-Değerlendirme tarihi olan 2014 yılında, dava konusu taşınmazın ve hükme esas alınan bilirkişi raporunda somut emsal kabul edilen taşınmazın Arsa Metrekare Rayiç Bedeli Takdir Komisyonu tarafından resen belirlenen emlak vergisine esas olan m2 değerlerinin, ilgili Belediye Başkanlığı Emlak Vergi Dairesinden istenildikten,
3-Dava konusu taşınmazın değerlendirme tarihi, hükme esas alınan bilirkişi raporunda somut emsal kabul edilen taşınmazın bilirkişilerce değerlendirmeye esas alınan satış tarihi itibariyle fiili imar uygulaması sonucu oluşan imar parseli mi, yoksa imar planına dahil olmakla birlikte olduğu gibi bırakılan kadastro parseli mi olduklarının ilgili Belediye İmar Müdürlüğü ile Tapu Müdürlüğünden ayrı ayrı sorulduktan,
4-Dava konusu taşınmaz ile somut emsalin şehir halihazır haritasında konumları, birbirlerine olan uzaklıkları ve Kaymakamlık, Belediye Binası, Adliye, ticari nitelikte olan yerlere olan mesafelerinin fen bilirkişisine işaretlettirildikten,
5-Bilirkişi kurulunca incelenen ve değer biçmeye esas alınan emsal taşınmazın, bilirkişi raporunda belirtilen tarihteki satışına ilişkin akit tablosunun, Tapu Müdürlüğünden istenildikten,
Sonra, alınacak cevaplarla birlikte gönderilmek üzere dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 26/11/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.