YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/1062
KARAR NO : 2015/7461
KARAR TARİHİ : 09.04.2015
MAHKEMESİ : Giresun 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 23/01/2014
NUMARASI : 2013/82-2014/27
Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılarak enerji nakil hattı geçirilen taşınmazların irtifak hakkı karşılığının tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: – K A R A R –
Dava, kamulaştırmasız el atılarak enerji nakil hattı geçirilen taşınmazların irtifak hakkı karşılığının tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Bilirkişi incelemesi yaptırılmış ise de, alınan raporlar hüküm kurmaya elverişli değildir. Şöyle ki;
1)Dava konusu taşınmaz mal arsa niteliğindedir. Kamulaştırma Kanununun kıymet takdir esaslarını belirleyen 11. maddesinin 1. fıkrasının arsalara ilişkin (g) bendi uyarınca arsaların bedelinin değerlendirme gününden önceki özel amacı olmayan emsal satışlara göre hesaplanması zorunludur.
İlk bilirkişi kurulu raporu ile dosyadaki bilgi ve belgelere hükme esas alındığı değerlendirilen ikinci bilirkişi kurulu raporunda Erikliman mahallesi 143ada 5 parsel sayılı aynı taşınmaz emsal olarak değerlendirilmek suretiyle dava konusu taşınmazların m2 bedeli ilk bilirkişi kurulu raporunda 281,82 TL, ikinci bilirkişi kurulu raporunda ise 470,30 TL(raporda DOP kesintisi arsa alanlarından yapılmıştır.) olarak belirlenmesi nedeniyle bu raporlara göre hüküm kurulması mümkün değildir.
Bu durumda; taraflara dava konusu taşınmaza yakın bölgelerden ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü satışları bildirmeleri için imkan tanınması, lüzumu halinde resen emsal celbi yoluna gidilmesi, dava konusu taşınmazın, değerlendirme tarihi itibariyle, emsal alınacak taşınmazın ise satış tarihi itibariyle imar ya da kadastro parselleri olup olmadığı ilgili Belediye Başkanlığı ve Tapu Sicil Müdürlüğünden sorulması, ayrıca dava konusu taşınmazın; imar planındaki konumu, emsallere olan mesafesini de gösterir krokisi fen bilirkişisine işaretlettirilip,
dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazların resen belirlenen vergi değerleri ve emsal taşınmazların satış akit tablosu getirtilerek, dava konusu taşınmazın değerlendirmeye esas alınacak emsallere göre ayrı ayrı üstün ve eksik yönleri ve oranları açıklanmak suretiyle yapılacak karşılaştırma sonucu değerinin belirlenmesi bakımından, yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu ile mahallinde keşif yapılarak alınacak rapor sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi,
2-Kabule göre de;
a) Dava konusu taşınmaz maliklerinden M.. Y..’ın dosyada mevcut veraset ilamlarına göre ölü kızı Ayşe’nin mirascılarından Hüseyin ve Ayşe Tülin davacı olmadıkları halde gerekcesi gösterilmeden paylarını kapsar şekilde bedele hükmedilerek, tescil kararı verilmesi,
b)Dava konusu taşınmazlara fiilen nezaman elatıldığının ve elatma tarihine ilişkin belgelerin davalı idareden getirtilmemesi,
Doğru görülmemiştir.
Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, taraflardan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 09.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.