YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/1061
KARAR NO : 2015/6589
KARAR TARİHİ : 01.04.2015
MAHKEMESİ : Sakarya 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 27/02/2014
NUMARASI : 2013/653-2014/108
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
– K A R A R –
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Alınan rapor hüküm kurmaya elverişli değildir. Şöyle ki;
1)Kamulaştırma Kanununun 11/1-g maddesine göre arsa niteliğindeki taşınmazlara değer biçilirken dava konusu taşınmaz ile emsalin zaruret olmadıkça yakın bölgelerde ve benzer yüzölçümlü olması, değerlendirme tarihine yakın satışların emsal alınması ve kamulaştırma gününden önceki özel amacı olmayan satışlara göre değer biçilmesi gerekir.
Hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda, emsal olarak incelenen taşınmaz başka mahalleden olduğu gibi, dava konusu taşınmazın değerinin tespitinde somut emsal olarak incelenen Orta mahalle 66 ada 288 parsel sayılı taşınmazın 17.04.2013 tarihli satışına ilişkin resmi senede göre 7856/8231 hissesinin satış bedeli 120.000,00-TL olduğu halde, bilirkişi raporunda satış bedeli 100.000,00-TL alınarak hesap yapıldığından bilirikişi kurulu raporu inandırıcı değildir.
Bu durumda; taraflara dava konusu taşınmaza yakın bölgelerden ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü satışları bildirmeleri için imkan tanınması, lüzumu halinde resen emsal celbi yoluna gidilmesi, dava konusu taşınmazın, değerlendirme tarihi itibariyle, emsal alınacak taşınmazın ise satış tarihi itibariyle imar ya da kadastro parselleri olup olmadığı ilgili Belediye Başkanlığı ve Tapu Müdürlüğünden sorulması, ayrıca dava konusu taşınmazın; imar planındaki konumu,
emsallere olan uzaklığını da gösterir krokisi ve dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazların resen belirlenen vergi değerleri ve emsal taşınmazların satış akit tablosu getirtilerek, dava konusu taşınmazın değerlendirmeye esas alınacak emsallere göre ayrı ayrı üstün ve eksik yönleri ve oranları açıklanmak suretiyle yapılacak karşılaştırma sonucu değerinin belirlenmesi bakımından, yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu marifetiyle mahallinde keşif yapılarak alınacak rapor sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi,
2)Taşınmaz üzerinde bulunan ve konut olarak kullanılan iki katlı yapının zemin katının 1983, üst katının ise 1997 senesinde yapıldığı belirtildiği halde, gerekçesi açıklanmadan soyut ifadelerle zemin kat ve üst kat için yıpranma oranları aynı alınmak suretiyle hesap yapan rapora göre hüküm kurulması,
3)Davacı idare tarafından düzenlenen kıymet takdir raporunda taşınmaz üzerinde 1/A grubuna ait 37,32 m2’lik yapı bulunduğunun tespit edildiği, bilirkişi raporunda da taşınmaz üzerinde odunluk olduğu belirtildiği halde, gerekçesi açıklanmadan bu yapı bedelinin hesaplamaya dahil edilmemesi,
4)Dava konusu taşınmaz üzerindeki yapılara değer biçilirken birim fiyatın dava tarihine eskale edilmemesi gerektiği gözetilmeden yapılara fazla bedel tespiti,
5)Adapazarı İlçe Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü verilerine göre taşınmaz üzerinde bulunan ağaçların değerlendirme tarihi olan 2013 yılı itibariyle maktu değerleri toplamı 2.100,00-TL olduğu halde, resmi veriler dikkate alınmadan fazla bedele hükmedilmesi,
Doğru görülmemiştir.
Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, taraflardan peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irat kaydedilmesine, 01.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.