Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2014/9296 E. 2014/23768 K. 23.10.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/9296
KARAR NO : 2014/23768
KARAR TARİHİ : 23.10.2014

MAHKEMESİ : Ankara 9. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 19/12/2013
NUMARASI : 2013/86-2013/626

Taraflar arasındaki imar uygulamasından kaynaklanan ilamsız icra takibine yönelik itirazın iptali, takibin devamı ve % 40 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın usulden reddine dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi, davacı vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
– K A R A R –
Dava, imar uygulamasından kaynaklanan ilamsız icra takibine yönelik itirazın iptali, takibin devamı ve % 40 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece davaya bakmanın idari yargının görevi dahilinde olduğundan görevsizlik nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiş;hüküm;davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Davacı, imar uygulaması nedeniyle imar yolunda kalıp,yıkılan binasının bedelinin tahsili için ilamsız icra takibi yapmış ve itiraz üzerine takip durmuş ve süresinde itirazın iptali davasını açmıştır.
İtirazın iptali davasının, İİK.’nun 67.maddesi kapsamında açıkça adli yargıda görüleceği düzenlendiği gibi İdari Yargılama Usulü Hakkındaki Kanununun 15.maddesinde yasada adli yargının açıkça görevli olduğu hallerde idari yargının görevsiz olup, davanın reddedileceği belirtilmiştir.
3194 sayılı İmar Kanununun 18/10.maddesinde” Bu maddede belirtilen kamu hizmetlerine ayrılan yerlere rastlayan yapılar, belediye veya valilikçe kamulaştırılmadıkça yıktırılamaz.” hükmü getirilmiş ise de;yapının 775 sayılı Yasanın 18 ve 3194 sayılı Yasanın 32. maddesine aykırılık teşkil etmesi nedeniyle encümen kararı alınıp tebligat yapıldıktan sonra dava konusu gecekondunun yıktırıldığı anlaşıldığından aynı mahiyette 5. Hukuk Dairesi’nin 30.11.2010 gün/9960 esas 2010/2013 sayılı ilamında da benimsendiği üzere yapı bedelinin belirlenmesine ilişkin davanın idari yargıda açılması gerekir.
Bu durumda; itirazın iptali davasının görülme yeri adli yargı ise de; gecekondunun bedeline ilişkin uyuşmazlığın esasının idari yargıda çözümlenmesi gerektiği ve oradan alınacak ilamla davacının taşınmaz bedeline kavuşabileceği gözetildiğinde; davacının itirazın iptali davası açmakta “hukuki yararı”nın bulunmadığı, bu hususun dava şartı olup mahkemece resen gözetilmesi gerektiği dikkate alınarak dava şartı (hukuki yarar) yokluğu nedeniyle davanın reddedilmesi gerekirken yasal olmayan gerekçelerle davaya bakmanın idari yargının görevine girdiğinden bahisle usul yönünden reddine karar verilmiş olması sonucu itibariyle doğrudur.
Davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde olmadığından hükmün açıklanan nedenlerle ONANMASINA, peşin alınan temyiz ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine,23.10.2014 günüde oybirliğiyle karar verildi.