Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2014/28761 E. 2015/10685 K. 12.05.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/28761
KARAR NO : 2015/10685
KARAR TARİHİ : 12.05.2015

MAHKEMESİ : Gebze 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 22/11/2013
NUMARASI : 2012/252-2013/544

Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili ve ecrimisil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
– K A R A R –
Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili ve ecrimisil istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.Alınan rapor hüküm kurmaya elverişli değildir.Şöyle ki;
1-Dava konusu taşınmaz kadastro parseli olup, emsal alınan taşınmaz ise imar parselidir.Emsal karşılaştırması sonucu bulunan m2 birim fiyatından düzenleme ortaklık payı düşülmemesi doğru olmadığı gibi, dava konusu taşınmaz ile bilirkişi kurulunca emsal olarak kabul edilen taşınmazın, Arsa Metrekare Rayiç Bedeli Takdir Komisyonunca belirlenen emlak vergisine esas m2 değerleri karşılaştırıldığında, dava konusu taşınmazın emsal olarak değerlendirmeye alınan taşınmazdan daha değerli olduğu halde, bilirkişi kurulunca dava konusu taşınmazın emsal taşınmazla aynı değerde kabul edildiği anlaşıldığından, alınan rapor inandırıcı ve hüküm kurmaya elverişli değildir.
Bu nedenle, taraflara dava konusu taşınmaza yakın bölgeden, benzer yüzölçümlü ve yakın tarihli satışları bildirmeleri için imkan tanınması, lüzumu halinde resen emsal celbi yoluna gidilmesi ve açıklanan yönde bilirkişi kurullarından ek rapor alınması, yeterli görülmediği takdirde yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu ile keşif yapılarak sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi,
2-Dava konusu taşınmazın kamulaştırmasız el atmadan arta kalan bölümünün yüzölçümü ve geometrik durumu dikkate alındığında, kalan kısmın bedeline hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
3-Davalı idare harçtan muaf olduğu halde, aleyhine harca hükmedilerek, peşin harcın yatırana iadesi yerine, yargılama giderlerine dahil edilmek suretiyle idareden tahsiline karar verilmesi,
Doğru olmadığı gibi,
4-Dosyada bulunan delil ve belgelere göre, dava konusu taşınmaza 04.11.1983 tarihinden sonra el atıldığı anlaşılmıştır.
13.03.2015 gün ve 29294 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan Anayasa Mahkemesinin 13.11.2014 gün ve 2013/95 – 2014/176 sayılı kararı ile;
6487 sayılı Yasanın 21. maddesi ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun başlığı ile birlikte değiştirilen geçici 6. maddesinin on üçüncü fıkrası “09.10.1956 ile 04.11.1983 tarihlerini kapsayan dönemde oluşan mağduriyetlerin giderilmesi amacıyla getirilen ve malikler aleyhine bir takım hükümler içeren bu istisnai düzenlemenin 04.11.1983 tarihinden sonraki dönem içinde uygulanmasının hukuk güvenliğini zedeleyeceği” gerekçesiyle Anayasanın 2 ve 35. maddelerine aykırı bulunarak iptal edilmiştir.
Bu durumda; 04.11.1983 tarihinden sonraki döneme ilişkin el atmalarda nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinden,
Mahkeme kararının açıklanan nedenle taraf vekillerinin temyiz itirazları doğrultusunda BOZULMASINA, davacıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 12.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.