Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2014/26676 E. 2015/10871 K. 13.05.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/26676
KARAR NO : 2015/10871
KARAR TARİHİ : 13.05.2015

MAHKEMESİ : Yalova 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 14/05/2014
NUMARASI : 2013/226-2014/308

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Yasa ile değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tesbiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi, davacı idare ile davalı Z.. A.. vd. vekillerince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
– K A R A R –
Dava, 4650 sayılı Yasa ile değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tesbiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı idare ve bir kısım davalı vekillerince temyiz edilmiştir.
Arsa niteliğindeki taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesi yöntem itibariyle doğrudur. Ancak;
1)Aynı bölgeden Dairemize intikal eden Yalova 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/224 Esas-2014/21 Karar sayılı dava dosyasında 2012 değerlendirme tarihi itibariyle dava konusu parsele bitişik olup, aynı amaçla kamulaştırılan 82 parsel sayılı taşınmazın arsa olarak metrekaresine 578,00-TL değer biçildiğinden, bilirkişi kurulundan bitişik parsel için tespit edilen m2 değerinden ayrılma nedenleri konusunda ek rapor alınmadan eksik inceleme ile hüküm kurulması,
2)Dava konusu taşınmazın kamulaştırmadan arta kalan ve ifraz sonucu oluşan 2456 parsel sayılı taşınmazın yüzölçümü ve geometrik durumu nazara alındığında, bu bölümde imar durumunda değişiklik olacağı ve bu nedenle değer azalışı olabileceği gözetilmeden, yazılı şekilde, değer kaybı verilmeyerek aza hükmedilmesi,
3)Davacı idare tarafından düzenlenen kıymet takdir raporunda taşınmaz üzerinde yapı bulunduğu tespit edildiği halde mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda gerekçesi açıklanmadan yapı bedelinin hesaplamaya dahil edilmemesi,
4)Dava konusu taşınmaz üzerinde bulunan muhtelif meyve ağaçlarının yaş, cins ve verim durumuna göre maktu değerlerini gösterir cetveller İlçe Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğünden getirtilip, rapor denetlenmeden eksik inceleme ile karar verilmesi,
5)2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine 6459 sayılı Yasanın 6. maddesi ile eklenen hüküm uyarınca, dava dört ay içerisinde sonuçlandırılamadığından, Anayasa Mahkemesi’nin 19.12.2013 tarih ve 2013/817 başvuru numaralı 1. bölüm kararı da göz önüne alınarak, dava tarihinden sonra açılan acele el koyma dosyasında bloke edilen bedele 06.02.2013 tarihinden, acele el koyma bedelinin bloke tarihine kadar, fark bedele ise 06.02.2013 tarihinden karar tarihine kadar yasal faiz yürütülmesi gerekirken bu usule uyulmadan faize hükmedilmesi,
Doğru görülmemiştir.
Davalı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, davalıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 13.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.