Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2014/26668 E. 2015/10691 K. 12.05.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/26668
KARAR NO : 2015/10691
KARAR TARİHİ : 12.05.2015

MAHKEMESİ : İstanbul 15. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 09/09/2014
NUMARASI : 2010/699-2014/234

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
– K A R A R –
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Kamulaştırılan taşınmaz mal ile emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak zeminine; resmi birim fiyatları esas alınıp, yıpranma payı da düşülerek binaya değer biçilmesi yöntem olarak doğrudur.
Bu nedenle davacı idare vekilinin tüm, davalı vekilinin ise aşağıdaki bent dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak;
1-Aynı proje kapsamında kamulaştırılan bitişik 1372 ada 8 ve 9 parsel sayılı taşınmazlarla ilgili olarak İstanbul 15. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/698 ve 2011/161 esas sayılı dosyalar üzerinde görülen davalarda Kasım 2010 ve Mart 2011 tarihleri itibariyle 4800,00.-TL metrekare birim fiyatı takdir olunmuş ve bu rakam üzerinden verilen kararlar Dairemizce onanmıştır.
Anılan dosyalarda belirlenen metrekare birim fiyatından ayrılma nedenleri yönünden bilirkişi kurulundan ek rapor alınarak sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken eksik inceleme ile karar verilmesi,
2-Vakıflar Genel Müdürlüğünün dosyada mevcut yazılarında, taşınmaz üzerindeki binanın tescilli anıt eser olduğu belirtilmektedir. Binanın tescilli tarihi eser niteliğinde olup olmadığı hususu Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulundan sorulup varsa kurul kararı getirtildikten sonra, sonucuna göre bina bedelinin tespiti gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Doğru görülmemiştir.
Davalılar vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, davalılardan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine, davacının temyiz ve tarafların temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 12.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.