YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/22805
KARAR NO : 2015/1709
KARAR TARİHİ : 11.02.2015
MAHKEMESİ : Kiğı Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 29/07/2013
NUMARASI : 2013/70-2013/200
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Yasa ile değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10.maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın Hazine adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi, davacı idare ile davalılardan B.. K.. vd.vekillerince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
– K A R A R –
Dava, 4650 sayılı Yasa ile değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10.maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın Hazine adına tescili istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı idare ve davalılardan B.. K.. vd vekillerince temyiz edilmiştir.
Bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Alınan rapor hüküm kurmaya elverişli değildir. Şöyle ki;
1)Dosya arasındaki Kiğı Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/151 Esas sayılı dosyanın, Yedisu HES kamulaştırması kapsamında dava konusu taşınmazın 21.713 m2 lik bölümüne ilişkin bedel tespit tescil istemine ilişkin olduğu, söz konusu dosya incelendiğinde, Belediye Başkanlığının 07.02.2013 tarihli yazısına göre dava konusu taşınmazın arsa niteliğinde olduğu, eldeki dosyanın ise, aynı kamulaştırma kapsamında taşınmazın 1.022,76 m2 sinin ek kamulaştırmasına ilişkin olduğu anlaşılmıştır.
Belirtilen dosyadaki bilgi ve belgelere göre taşınmaz arsa vasfındadır.
Bu nedenle; taraflara, dava konusu taşınmaza yakın bölgelerden ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü emsal satışları bildirmeleri için imkan tanınması, lüzumu halinde resen emsal celbi yoluna gidilmesi ve bu emsaller esas alınarak değer biçilmesi için yeniden oluşturulacak bilirkişi kuruluyla keşif yapılarak alınacak rapor sonucuna göre hüküm kurulması gerektiği düşünülmeden, taşınmaza arazi olarak değer biçen bilirkişi raporuna göre hüküm kurulması,
2) Dava konusu taşınmaz göl alanında kaldığından Kadastro Kanunun 16/C maddesi uyarınca tapudan terkinine karar verilmemiş olması,
3) 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine 6459 sayılı Yasanın 6. maddesi ile eklenen hüküm uyarınca, dava dört ay içerisinde sonuçlandırılamadığından, Anayasa Mahkemesi’nin 19.12.2013 tarih ve 2013/817 başvuru numaralı 1. Bölüm kararı da göz önüne alınarak, kamulaştırma bedeline 16.07.2013 tarihinden, karar tarihine kadar geçen süre için yasal faiz yürütülmesinin düşünülmemesi,
Doğru görülmemiştir.
Davacı idare vekili ve davalılardan B.. K.. vd. vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz edenlerden peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 11.02.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.