Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2014/22450 E. 2015/2767 K. 18.02.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/22450
KARAR NO : 2015/2767
KARAR TARİHİ : 18.02.2015

MAHKEMESİ : Hendek Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 22/05/2014
NUMARASI : 2013/21-2014/300

Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılarak üzerine pilon dikilip enerji nakil hattı geçirilen taşınmazın, pilon yeri bedeli ile irtifak hakkı karşılığının tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
– K A R A R –
Dava, kamulaştırmasız el atılarak üzerine pilon dikilip enerji nakil hattı geçirilen taşınmazın, pilon yeri bedeli ile irtifak hakkı karşılığının tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Alınan rapor hüküm kurmaya elverişli değildir. Şöyle ki,
1) Dosyada bulunan belediye başkanlığı yazısı, bilirkişi raporu ve keşif tutanağı dikkate alındığında, dava konusu taşınmaz arsa vasfındadır.
Bu itibarla, taraflara dava konusu taşınmaza yakın bölgelerden ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü satışları bildirmeleri için imkan tanınması, lüzumu halinde resen emsal celbi yoluna gidilmesi, dava konusu taşınmazın, değerlendirme tarihi itibariyle, emsal alınacak taşınmazın ise satış tarihi itibariyle imar ya da kadastro parselleri olup olmadığı ilgili Belediye Başkanlığı ve Tapu Sicil Müdürlüğünden sorulması, ayrıca dava konusu taşınmazın; imar planındaki konumu, emsallere olan uzaklığını da gösterir krokisi ve dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazların resen belirlenen vergi değerleri ve emsal taşınmazların satış akit tablosu getirtilerek, dava konusu taşınmazın değerlendirmeye esas alınacak emsallere göre ayrı ayrı üstün ve eksik yönleri ve oranları açıklanmak suretiyle yapılacak karşılaştırma sonucu değerinin belirlenmesi bakımından, yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu marifetiyle mahallinde keşif yapılarak alınacak rapor sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi,
2)Arsa niteliğindeki taşınmaz kapama fındık bahçesi olduğundan, ağaçların yaşlarına göre tespit edilecek verim miktarları ile değerlendirme tarihi olan 2012 yılı
kilogram satış fiyatı ve üretim masraflarına göre tespit edilecek net geliri esas alınarak, kapitalizasyon faiz oranı da uygulanmak suretiyle belirlenecek bahçe değerinden; taşınmazın zeminine, ekilebilecek münavebe ürün gelirine göre biçilecek değeri düşülmek suretiyle ağaç bedellerinin tespit edilmesi gerektiği halde, bu yönteme uyulmadan hesaplama yapan bilirkişi raporu hükme esas alınarak yazılı şekilde hüküm kurulması,
3)Değerlendirme dava tarihine göre yapıldığından, fazlaya ilişkin saklı tutulan ve ıslah edilen miktar için de dava tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerekirken, ıslah tarihinden faiz yürütülmesi,
4)Dava konusu taşınmaz üzerindeki pilon yerinin bedeline hükmedildiği halde, idare adına tesciline karar verilmemesi,
5)Dava konusu taşınmazın tapu kaydında davacılardan S.. K..’nin hissesi üzerinde bulunan haciz şerhlerinin hükmedilen bedele yansıtılmaması,
Doğru görülmemiştir.
Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K’nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, taraflardan peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 18.02.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.