Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2014/21792 E. 2015/4441 K. 11.03.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/21792
KARAR NO : 2015/4441
KARAR TARİHİ : 11.03.2015

MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan Kamulaştırma bedelinin tespiti ve Hazine adına tesciline (göl alanında kalıyor ise terkinine) davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın reddine dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi, davacı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
– K A R A R –
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan Kamulaştırma bedelinin tespiti ve Hazine adına tesciline (göl alanında kalıyor ise terkinine) karar verilmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı idare vekilince temyiz edilmiştir.
Mahkemece Kamulaştırma Kanununun 7. ve 8. maddesinde düzenlenen adres araştırması ve pazarlığa çağrı ile ilgili işlemlerin davacı idare tarafından yapılmadan dava açıldığı, bu hususun dava şartı niteliğinde olduğu kabul edilerek, davanın ön şart yokluğu gerekçesiyle reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
Bir dava açıldığında öncelikle davanın taraflarına tebligat yapılarak, taraf teşkilinin sağlanması gerekir.
Mahkemece davalıların açık adresleri Kamulaştırma Kanununun 7. maddesinde belirtilen tapu, vergi ve nüfus kayıtları üzerinden veya Tebligat Kanununun 21/2 maddesi uyarınca adres kayıt sistemindeki kayıtlardan belirlenip, şayet davalılardan ölü olanların bulunduğu tespit edilirse, sunulacak veraset belgeleri veya nüfus müdürlüğünden getirtilecek aile nüfus tabloları esas alınarak mirasçılarının Kamulaştırma Kanununun 14/5 maddesi uyarınca davaya dahil edilmesinden ve aynı şekilde adresleri tespit edilip Tebligat Kanunu hükümlerine göre dava dilekçesi ve ekleri davalılara tebliğ edilerek taraf teşkili sağlandıktan sonra sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi,
Doğru görülmemiştir.
Davacı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle HUMK’nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 11.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.