YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/16743
KARAR NO : 2015/641
KARAR TARİHİ : 22.01.2015
MAHKEMESİ : Gaziosmanpaşa 4. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 26/12/2013
NUMARASI : 2012/738-2013/566
Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın usulden reddine dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi, davacı vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü.
– K A R A R –
Dava kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece, idari yargının görevinde olduğundan bahisle davanın görev nedeniyle usulden reddine karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Yapılan yargılama sırasında dava konusu taşınmazın göl mutlak koruma alanında kaldığı ve idarece fiilen el atılmadığı anlaşılmıştır.
11.06.2013 tarihinde yürürlüğe giren 6487 sayılı Yasanın 21. maddesi ile Kamulaştırma Kanununun geçici 6. maddesinde yapılan değişiklik ile; “Uygulama imar planlarında umumi hizmetlere ve resmi kurumlara ayrılmak suretiyle veya ilgili kanunların uygulamasıyla tasarrufu kısıtlanan taşınmazlar hakkında, 03.05.1985 tarihli ve 3194 sayılı İmar Kanununda öngörülen idari başvuru ve işlemler tamamlandıktan sonra idari yargıda dava açılabilir. Bu madde hükümleri karara bağlanmamış veya kararı kesinleşmemiş tüm davalara uygulanır.” hükmü getirilmiştir.
Öte yandan Anayasa Mahkemesi’nin 25.09.2013 gün 2013/93 Esas, 2013/101 Karar sayılı ilamında da; “Kamulaştırmasız el atmadan söz edilebilmesi için taşınmaz zilyetliğinin idareye geçmesi ve taşınmazın fiilen kamu hizmetine tahsis edilmiş olması gerektiği; imar kısıtlamalarında taşınmazın zilyetliğinin malikte kalmaya devam etmekte olup, yalnızca malikin tasarruf yetkisinin, ilgili mevzuattan kaynaklanan bazı kısıtlamalara maruz kaldığı, bu nedenle imar kısıtlamalarından kaynaklanan tazminat davalarının idari yargıda açılabileceği” kabul edilmiştir.
Açıklanan nedenlerle yargı yolu bakımından mahkemenin görevsizliği nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Bu nedenle davacı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz ititrazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
11.06.2013 tarihinde yürürlüğe giren 6487 sayılı Yasanın 21.maddesi ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun geçici 6.maddesinde yapılan değişiklik uyarınca davalı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi,
Doğru değilse de; bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden,
Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının,
Vekalet ücretine ilişkin paragrafının hükümden tamamen çıkartılmasına,
Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 22.01.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.