Yargıtay Kararı 5. Hukuk Dairesi 2013/23210 E. 2014/1834 K. 28.01.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/23210
KARAR NO : 2014/1834
KARAR TARİHİ : 28.01.2014

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın Hazine adına tescili davasının kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay’ca BOZULMASI hakkında Daireden çıkan kararı kapsayan 18.06.2013 gün ve 2013/8287 Esas – 2013/12839 Karar sayılı ilama karşı davacı idare vekilince verilen dilekçe ile karar düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

– K A R A R –
Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, Yargıtay kararında yazılı gerekçelere göre, davacı idare vekilinin aşağıdaki açıklama kapsamı dışında kalan sair karar düzeltme istekleri HUMK.’nun 440. maddesinde yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından reddine karar verilmiştir. Ancak;
Taşınmaz ile somut emsal olarak incelenen taşınmazların yüzölçümleri arasında büyük fark bulunması ve aynı niteliklikteki 137 ve 430 parsel numaralı emsallerinin aynı satış yılı içerisinde birbirinden 8 kat farklı değerle satılmış olması ve bilirkişi kurulunca sadece yüksek satışlı 430 parsel numaralı taşınmazın emsal alınarak incelenmesi karşısında, mahkeme kararının bu yöndende bozulması gerektiği bu kez yapılan incelemede anlaşıldığından;
Dairemizin 18.06.2013 gün 2013/8287-12839 sayılı bozma ilamının kaldırılmasına karar verildikten sonra yapılan incelemede;
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın Hazine adına tescili istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı idare vekilince temyiz edilmiştir.
Mahkemece bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Arsa niteliğindeki taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesinde yöntem bakımından bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;
1) Dava konusu taşınmazın yüzölçümü 5250 m2, somut emsal olarak incelenen 430 parsel numaralı taşınmazın yüzölçümü ise 50 m2dir.
Kamulaştırma Kanununun 11/1-g maddesine göre arsa niteliğindeki taşınmazlara değer biçilirken dava konusu taşınmaz ile emsalin zaruret olmadıkça yakın bölgelerde ve benzer yüzölçümlü olması ve değerlendirme tarihine yakın satışların emsal alınması gerekir.
Dava konusu taşınmazın bulunduğu yerde benzer yüzölçümlü ve değerlendirme tarihine yakın zamanlarda emsal satışların bulunması doğaldır.
Bu durumda benzer yüzölçümlü emsal satış değerlendirilmediğinden rapor geçersizdir.
2) Dava konusu taşınmazın kamulaştırmadan arta kalan kısmının yüzölçümü, geometrik durumu gözetildiğinde, arta kalan kısımda değer azalışı oluşmayacağı gözetilmeden, yazılı şekilde fazla bedel tespiti doğru görülmemiştir.
3) Kabule göre de;
Aynı yıl içerisinde satışları yapılan, yüzölçüm ve özellikleri benzer olup satış değerleri arasında 8 kat fark bulunan, 137 ve 430 parsel numaralı taşınmazlardan, sadece değerli olan 430 parsel sayılı taşınmazın emsal olarak incelenmesi isabetli bulunmamıştır.
Davacı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz ve karar düzeltme harçlarının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 28.01.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.