YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/879
KARAR NO : 2012/9233
KARAR TARİHİ : 08.05.2012
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın Hazine adına tescili davasının kabulüne dair verilen yukarıda tarih ve numaraları yazılı hükmün duruşmalı olarak Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, duruşma için belirlenen 08.05.2012 günü temyiz eden davalı vekili ile aleyhine temyiz olunan davacı idare vekilinin yüzlerine karşı duruşmaya başlanarak, temyiz isteminin süresinde olduğu görülüp, taraf vekillerinin sözlü açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü.
– K A R A R –
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın Hazine adına tescili istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Kapama elma bahçesi niteliğindeki taşınmaza net ürün gelirine göre değer biçilmesi yöntem bakımından doğrudur. Ancak ;
1-Kamulaştırma Kanununun 15/son maddesi uyarınca değerlendirmede, idarece belgelerin mahkemeye verildiği gün olan, dava tarihi 2011 yılı verileri esas alınmak suretiyle değer biçilmesi gerekir.
Bu nedenle, elmanın dekara verim miktarı ile 2011 yılı üretim giderleri ve hasat dönemindeki toptan kilogram satış fiyatı resmi kuruluşlardan getirtilip bilirkişi kurulundan bu yönde ek rapor alınması gerektiği düşünülmeden eksik inceleme ile hüküm kurulması,
2-Dava konusu taşınmazın niteliği ve aynı bölgeden Dairemize intikal eden dava dosyaları da gözönünde bulundurulduğunda, kapitalizasyon faizinin oranının % 4 oranında alınması gerekirken, % 5 alınmak suretiyle düşük bedel tespiti,
3-Dava konusu taşınmazın tamamının yüzölçümü ve kamulaştırmadan arta kalan kısmın geometrik durumu ve alanı gözetilerek bu bölümde % 20 değer azalışı olacağının düşünülmemesi,
4-Resmi kuruluşların yargı harcından bağışık tutulabilmesi için özel kanunlarında yargı harcından muaf olduğunun açıkça belirtilmesi gerekir. Diğer harçlardan bağışık tutulma yargı harcını kapsamaz.
Bu nedenle, davacı idareden harç alınması gerekirken, harç alınmasına yer olmadığına karar verilmesi,
Doğru görülmemiştir.
Davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenle HUMK’nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz eden davalı yararına yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 900,00-TL. vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine, davalıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 08.05.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.