YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/10926
KARAR NO : 2012/17397
KARAR TARİHİ : 25.09.2012
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasının kabulüne dair verilen yukarıda tarih ve numaraları yazılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi, davacı idare ve davalı … vd. vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş, davalılardan … vd. vekilince de temyiz dilekçesinde duruşma isteminde bulunulmuş olmakla, duruşma için belirlenen 25.09.2012 günü temyiz eden davacı idare vekili ile davalı … vd. vekilinin yüzlerine karşı; usulüne göre çağrı kağıdı gönderilmesine rağmen gelmediğinden aleyhine temyiz olunan davalı …’in yokluğunda duruşmaya başlanarak, davalı … vd. vekili ile davacı idare vekilinin sözlü açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü.
– K A R A R –
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı idare davalı … vd. vekillerince temyiz edilmiştir.
Taşınmazın tarım arazisi niteliğinde kabulü ile olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net geliri üzerinden zeminine değer biçilmesi yöntem itibariyle doğrudur.
Dosyada bulunan kanıt ve belgelere göre davacı idare ile bir kısım davalı vekillerinin sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak;
1)Davalılardan … tapu maliki olmadığı gibi, tapu maliki …’a ait veraset ilamında da ismi bulunadığından bu davalı yönünden davanın husumetten reddine karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
2) Dava konusu taşınmazın niteliği ve aynı yöreden Dairemize intikal eden dava dosyaları dikkate alındığında, kapitalizasyon faiz oranının % 4 yerine, % 5 alınması suretiyle az bedele hükmedilmesi,
3) Taşınmazın, bilirkişi raporunda yazılı özellikleri, konumu ve yerleşim yerine mesafesi gözetilerek, gelir metoduna göre tespit edilen m² birim bedeline % 5 oranında objektif değer arttırıcı unsur uygulanmak suretiyle değer biçilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
Doğru görülmemiştir.
Davacı idare ile bir kısım davalı vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenle HUMK’nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz edenlerden peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine, taraflardan peşin alınan temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 25.09.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.