Yargıtay Kararı 5. Ceza Dairesi 2021/9258 E. 2023/8790 K. 20.09.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/9258
KARAR NO : 2023/8790
KARAR TARİHİ : 20.09.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2014/130 Esas, 2014/190 Karar
SUÇ : İhmali davranışla görevi kötüye kullanma
HÜKÜM : Beraat
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesince temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrasınca temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi uyarınca temyiz isteminin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereğince temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1.Kırşehir Cumhuriyet Başsavcılığının, 08.04.2014 tarihli ve 2013/88 Soruşturma, 2014/597 Esas, 2014/336 numaralı İddianamesiyle sanık hakkında ihmali davranışla görevi kötüye kullanma suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 257 nci maddesinin ikinci fıkrası gereği cezalandırılması ve 53 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca hak yoksunluğuna karar verilmesi talebiyle kamu davası açılmıştır.
2.Kırşehir 3. Asliye Ceza Mahkemesinin, 22.10.2014 tarihli ve 2014/130 Esas, 2014/190 sayılı Kararı ile sanık hakkında atılı suçtan, 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi gereği beraat kararı verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Katılanın temyizi, sanığın iddia konusu eyleme ilişkin görev ve sorumluluğu bulunduğu, Mahkemece eksik inceleme ile hüküm kurulduğu hususlarına ilişkindir.
III. GEREKÇE
1.Sanığın yargılama konusu eylemi için, 5237 sayılı Kanun’un 257 nci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca belirlenecek cezanın üst haddine göre aynı Kanun’un 66 ncı maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi gereği 8 yıllık olağan zamanaşımı süresinin öngörüldüğü anlaşılmıştır.
2.5237 sayılı Kanun’un 67 nci maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi uyarınca zamanaşımı süresini kesen son işlemin 05.06.2014 tarihli sorgu olduğu ve bu tarihten, temyiz incelemesi tarihine kadar, 8 yıllık olağan zamanaşımı süresinin gerçekleşmiş olduğu belirlenmiştir.
IV. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Kırşehir 3. Asliye Ceza Mahkemesinin, 22.10.2014 tarihli ve 2014/130 Esas, 2014/190 sayılı Kararına yönelik katılanın temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesinin birinci fıkrası gereği BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322 nci maddesinin birinci fıkrasının (1) numaralı bendinin verdiği yetkiye dayanılarak sanık hakkındaki kamu davasının 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin sekizinci fıkrası gereğince gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle DÜŞMESİNE,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
20.09.2023 tarihinde karar verildi.