Yargıtay Kararı 5. Ceza Dairesi 2021/15802 E. 2023/7181 K. 06.06.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/15802
KARAR NO : 2023/7181
KARAR TARİHİ : 06.06.2023

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2020/208 Esas, 2021/2 Karar
SUÇLAR : Zimmet, denetim görevinin ihmali
HÜKÜMLER : Beraat (sanıklar … ve … hakkında zimmet suçundan), mahkûmiyet (sanıklar … ve … hakkında denetim görevinin ihmali suçundan)

Muğla 2. Ağır Ceza Mahkemesinin, 07.01.2021 tarihli ve 2020/208 Esas, 2021/2 sayılı Kararının sanıklar … ve … müdafii, katılanlar Hazine ile … vekilleri tarafından temyizi üzerine yapılan ön incelemede:
20.07.2016 tarihinden önce verilen kararlar ile Yargıtaydan geçen dosyalara ilişkin temyiz süresinin 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi uyarınca uygulanmakta olan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 310 uncu maddesine göre 1 hafta olduğu gözetilmeksizin hüküm fıkrasında temyiz süresinin 15 gün olarak belirtilmesi suretiyle tarafların yanıltıldığı anlaşıldığından katılan bakanlık vekilinin temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşılmıştır.
Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 14.02.2017 tarihli, 2015/5-95 Esas, 2017/71 sayılı ve benzer Kararlarında da belirtildiği üzere “suçtan zarar görme” kavramının “suçtan doğrudan doğruya zarar görmüş bulunma hali” olarak anlaşılması gerektiği, dolaylı veya muhtemel zararların davaya katılma hakkı vermeyeceği, bu nedenle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 237 nci maddesine göre denetim görevinin ihmali suçundan doğrudan zarar görmeyen Hazinenin kamu davasında katılma ve temyiz hakkının bulunmadığı anlaşılmıştır.
Sanıklar hakkında bozma üzerine kurulan hükümlerin; hüküm tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Kanun’un 305 inci maddesince temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Kanun’un 260 ıncı maddesinin birinci fıkrasınca temyiz edenlerden Hazinenin zimmet, sanıklar … ve … müdafiinin sanıklar hakkındaki mahkumiyet, katılan … vekilinin ise tüm suçlardan kurulan hükümleri temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi uyarınca temyiz isteklerinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereğince temyiz isteklerinin reddini gerektirir başkaca bir durumun bulunmadığı tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
A.Muğla Cumhuriyet Başsavcılığının, 12.03.2012 tarihli ve 2012/513 Esas, 2012/1151 Soruşturma, 2012/96 numaralı İddianamesiyle sanıklar … ve … hakkında zimmet suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 247 nci maddesinin birinci fıkrası, sanıklar … ve … hakkında denetim görevinin ihmali suçundan aynı Kanun’un 251 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca cezalandırılmaları ve 53 üncü maddesi gereğince hak yoksunluklarına karar verilmesi talebiyle kamu davası açılmıştır.

B.Muğla 2. Ağır Ceza Mahkemesinin, 06.03.2013 tarihli ve 2012/93 Esas, 2013/67 sayılı Kararı ile sanıklar … ve … hakkında zimmet suçundan 5237 sayılı Kanun’un 247 nci maddesinin birinci fıkrası ve 62 nci maddesi uyarınca 4 yıl 2 ay hapis cezası ile cezalandırılmalarına ve 53 üncü maddesi gereğince hak yoksunluklarına, sanıklar … ve … hakkında denetim görevinin ihmali suçundan aynı Kanun’un 251 inci maddesinin ikinci fıkrası ve 62 nci maddesi gereği 2 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmalarına, 51 inci maddesi uyarınca hapis cezalarının ertelenmesine hükmedilmiştir.
C.Bahse konu kararların sanıklar … ve … ile suçtan zarar görenler Hazine ile … vekilleri tarafından temyizi üzerine Dairemizin 15.09.2020 tarihli ve 2020/1549 Esas, 2020/12217 sayılı Kararı ile sanıklar … ve … hakkındaki mahkumiyet hükümleri yönünden, sanıkların savunmalarına ve dosya kapsamına göre kooperatifin mali işlemlerinin fiilen sanık Hasan tarafından yürütüldüğünün anlaşılması karşısında ve 1581 sayılı Tarım Kredi Kooperatifleri ve Birlikleri Kanunu’nun 20 nci maddesi yollamasıyla 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 62 nci maddesi hükümlerinin hukuki sorumluluğu içerdiği, cezai sorumluluğu kapsamadığı da gözetilerek sanıklar … ve … hakkında atılı zimmet suçundan beraatleri yerine yazılı şekilde mahkumiyetlerine karar verilmesi, sanıklar … ve … hakkında denetim görevinin ihmali suçundan verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde ise; suçtan zarar gören Tarım ve Orman Bakanlığına dava ve duruşmalar bildirilmeden, yargılamaya devam edilerek yazılı şekilde hükümler kurulması, kabule göre de; 5237 sayılı Kanun’un 53 üncü maddesinin birinci fıkrasının (d) bendindeki hak ve yetkilerin kötüye kullanılması suretiyle atılı suçu işleyen sanıklar hakkında aynı Kanun’un 53 üncü maddesinin beşinci fıkrasının uygulanmaması nedenleriyle bozulmasına karar verilmiştir.

D.Bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde Muğla 2. Ağır Ceza Mahkemesinin, 07.01.2021 tarihli ve 2020/208 Esas, 2021/2 sayılı Kararı ile sanıklar … ve … hakkında denetim görevinin ihmali suçundan 5237 sayılı Kanun’un 251 inci maddesinin ikinci fıkrası ve 62 nci maddesi uyarınca 2 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmalarına, 51 inci maddesi uyarınca hapis cezalarının ertelenmesine, sanıklar … ve … hakkında zimmet suçundan 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi gereği beraatlerine hükmolunmuştur.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
A.Katılan Hazine vekilinin temyiz istemi; sanıklar … ve … hakkında zimmet suçundan cezalandırılmaları gerekirken beraatlerine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğuna, … ve … hakkındaki mahkumiyet hükümleri yönünden vekalet ücretine hükmedilmediğine,
B.Katılan … vekilinin temyiz istemi; sanıklar … ve … hakkındaki zimmet suçundan verilen beraat kararlarının usul ve yasaya aykırı olduğuna, suçun maddi ve manevi unsurlarının oluştuğuna, … ve … hakkındaki mahkumiyet hükümleri yönünden vekalet ücretine hükmedilmediğine,
C.Sanıklar … ve … müdafiinin temyiz istemi; suçun maddi ve manevi unsurlarının oluşmadığına, sanıkların beraatlerine karar verilmesi gerektiğine ve zamanaşımı gerçekleştiğinden düşme kararı verilmesi gerektiğine,
İlişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Hakkında zimmet suçundan verilen mahkumiyet kararı kesinleşen Hasan’ın suç tarihini kapsayan dönemde S.S. Yukarıyayla Tarımsal Kalkınma Kooperatifinin yönetim kurulu başkanı, …’ın başkan yardımcısı, …’in yönetim kurulu muhasip üyesi oldukları, kooperatifin kasasında fiili olarak bulunması gereken 10.000,00 TL’nin kasada ve bankada bulunmadığı, sanıkların uhdesinde bulunduğu iddiasıyla açılan kamu davasında, Mahkemece; sanıkların savunmalarına ve dosya kapsamına göre kooperatifin mali işlemlerinin fiilen Hasan tarafından yürütüldüğünün anlaşılması karşısında ve 1581 sayılı Tarım Kredi Kooperatifleri ve Birlikleri Kanunu’nun 20 nci maddesi yollamasıyla 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 62 nci maddesi hükümlerinin hukuki sorumluluğu içerdiği, cezai sorumluluğu kapsamadığı da gözetilerek sanıklar … ve … hakkında atılı zimmet suçundan beraatlerine, denetim kurulu üyesi olan sanıklar … ve …’ın ise denetleme görevlerini ihmal ederek zimmete yol açtıkları kabul edilip denetim görevinin ihmali suçundan cezalandırılmalarına karar verildiği anlaşılmıştır.
IV. GEREKÇE
A. Sanıklar … ve … hakkında verilen hükümler yönünden
Sanıkların leh ve aleyhlerindeki toplanan tüm kanıtları inceleyip, irdeleyen ve iddianın reddine ilişkin sebepleri karar yerinde ayrı ayrı gösteren, savunmayı tercih nedenlerini açıklayan, aleyhteki kanıtları hükümlülük için yeterli görmeyen mahkemenin beliren takdir ve kanaati karşısında katılanlar Hazine ile … vekillerinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

B. Sanıklar … ve … hakkında verilen hükümler yönünden
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
5271 sayılı Kanun’un 231 inci maddesinin beşinci fıkrasında düzenlenen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının verilebilmesi için aynı maddenin 6 ncı fıkrasında zararın ödenmesi koşulu öngörülmüş ise de; bu koşulun aranabilmesi için suçun niteliğine veya işleniş biçimine ve doğurduğu sonuçlarına göre ortada maddi bir zararın bulunmasının zorunlu olduğu, Ceza Genel Kurulunun Dairemizce de benimsenen 03.02.2009 tarihli ve 2008/11-250 Esas, 2009/13 sayılı Kararında da açıklandığı üzere, 5271 sayılı Kanun’un 231 inci maddesinin altıncı fıkrasının (c) bendinde düzenlenen “giderilmesi gereken zarar” kavramının, somut, belirlenebilir maddi zarar olduğu, buna karşın somut olayda sanıkların denetim görevlerinin ihmali sonucunda varsa oluşan zararı giderme zorunlulukları bulunmakla birlikte zimmet sanığının mal edindiği miktarı giderme yükümlülüklerinin olmadığı, diğer taraftan anılan Kanun’un 231 inci maddesinin altıncı fıkrasının (c) bendine 6008 sayılı Kanun ile eklenen “Sanığın kabul etmemesi halinde, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmez” şeklindeki düzenleme karşısında bu hakkın şahsa sıkı sıkıya bağlı bulunduğu ve dosya arasında bulunan vekaletnamelerde de vekile bu hakkın kullanılmasını istememe hususunda verilmiş özel bir yetkinin bulunmadığı da gözetilerek, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını kabul edip etmeyecekleri hususu sanıklara sorularak sonucuna göre hüküm kurulması gerektiği dikkate alınmadan, “Sanık müdafiinin hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına muvafakati olmaması nedeniyle” şeklindeki gerekçeyle sanıklar haklarında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına dair kararlar verilmesi,
Mahkumiyet hükmü kurulmasına rağmen kamu davasında kendisini vekille temsil ettiren katılan … lehine hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin nazara alınmaması,
Hukuka aykırı görülmüştür.

V. KARAR
A.Ön inceleme bölümünde açıklanan nedenle denetim görevinin ihmali suçu yönünden
Hazine vekilinin temyiz isteminin 1412 sayılı Kanun’un 317 nci maddesi gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle REDDİNE,
B.Sanıklar … ve … hakkında verilen hükümler yönünden
Gerekçe bölümünde (A) bendinde açıklanan nedenle Muğla 2. Ağır Ceza Mahkemesinin, 07.01.2021 tarihli ve 2020/208 Esas, 2021/2 sayılı Kararında katılanlar Hazine ile … vekilleri tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden katılanlar Hazine ile … vekillerinin temyiz sebeplerinin reddiyle hükümlerin, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,

C. Sanıklar … ve … hakkında verilen hükümler yönünden
Gerekçe bölümünde (B) bendinde açıklanan nedenle Muğla 2. Ağır Ceza Mahkemesinin, 07.01.2021 tarihli ve 2020/208 Esas, 2021/2 sayılı Kararına yönelik sanıklar … ve … müdafii ile katılan … vekilinin temyiz istekleri yerinde görüldüğünden hükümlerin, sanıkların kazanılmış hakları saklı tutularak 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi ve 326 ncı maddesinin son fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,06.06.2023 tarihinde karar verildi.