Yargıtay Kararı 5. Ceza Dairesi 2021/14785 E. 2023/6391 K. 16.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/14785
KARAR NO : 2023/6391
KARAR TARİHİ : 16.05.2023

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI : 2019/3122 Esas, 2019/3305 Karar
SUÇ : Zimmet
HÜKÜMLER :1-Uşak 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 05.06.2018 tarihli, 2014/190 Esas ve 2018/170 sayılı Kararı ile; atılı suçtan beraat,
2-İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 10. Ceza Dairesinin 14.10.2019 tarihli ve 2019/3122 Esas, 2019/3305 sayılı Kararı ile; istinaf başvurusunun esastan reddi.

İlk Derece Mahkemesince verilen hükümlere yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrasınca temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrasına istinaden temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereğince temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
Uşak Cumhuriyet Başsavcılığının, 30.01.2014 tarihli ve 2014/356 Esas, 2013/3264 Soruşturma, 2014/202 numaralı İddianamesiyle sanıklar hakkında görevi kötüye kullanma suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 257 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca cezalandırılmaları, aynı Kanun’un 53 üncü maddesi gereğince hak yoksunluklarına karar verilmesi talebiyle kamu davası açılmıştır.
Uşak (Kapatılan) 1. Sulh Ceza Mahkemesinin, 13.03.2014 tarihli ve 2014/161 Esas, 2014/219 sayılı Kararıyla sanıkların eylemlerinin 5237 sayılı Kanun’un 247 nci maddesinin birinci fıkrasındaki zimmet suçunu oluşturma ihtimali bulunduğundan üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesine görevsizlik kararı verilmiştir.
Uşak 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 05.06.2018 tarihli ve 2014/190 Esas, 2018/170 sayılı Kararı ile sanıkların zimmet suçundan 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi gereği ayrı ayrı beraatlerine hükmedilmiştir.
İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 10. Ceza Dairesinin, 14.10.2019 tarihli ve 2019/3122 Esas, 2019/3305 sayılı Kararı ile sanıklar hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükümlere yönelik katılan vekilinin istinaf başvurusunun, 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Katılan vekilinin temyizi, beraat kararlarının usul ve yasaya aykırı olduğuna, suçun sübut bulduğuna ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Suç tarihlerinde kooperatif yönetim kurulu başkanı ve üyesi olarak görev yapan sanıklar hakkında göreve gelen yeni yönetim tarafından kooperatifte yapılan sayım sonucunda eksik malzeme bulunduğunun tespit edilmesi üzerine eksik çıkan malzemeler kadar kooperatif parasının görev sürelerine göre sanıkların uhdelerinde kaldığı iddiasıyla haklarında zimmet suçundan kamu davası açılmıştır.
Temyizin Kapsamına göre;
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
Mahkemece; iddia, savunma ve bilirkişi raporları ile tüm dosya kapsamına nazaran, sanıkların uhdesinde kooperatife ait para kalmadığı kabul edilerek sanıkların beraatlerine hükmolunmuştur.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
Katılan vekilinin istinaf talebi üzerine duruşma açılmaksızın yapılan inceleme neticesinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 10. Ceza Dairesinin, 14.10.2019 tarihli ve 2019/3122 Esas, 2019/3305 sayılı Kararı ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
III.GEREKÇE
A. Katılan vekilinin sanıklar …, …, …, …, …, …, …, … ve …’a yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Katılan vekilinin temyiz isteğinin yapılan değerlendirmesinde; delilleri takdir ve gerekçesi gösterilmek suretiyle verilen beraat hükümlerine karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararın usûl ve kanuna uygun olduğu anlaşıldığından, kararda hukuka aykırılık görülmemiştir.
B. Katılan vekilinin sanıklar … ve …’ya ilişkin temyiz talebinin incelenmesinde ise;
Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi’nden temin olunan güncel nüfus kayıt örneğine göre sanıklardan …’ün hüküm tarihinden önce 17.01.2019 tarihinde, diğer sanık …’nın hükümden sonra 27.03.2021 tarihinde vefat ettiklerinin anlaşılması karşısında, bu durumun Mahkemece araştırılarak 5237 sayılı Kanun’un 64 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca sanıklar hakkında açılan kamu davalarının düşürülüp düşürülmeyeceğinin karar yerinde değerlendirilmesinde zorunluluk bulunduğu anlaşılmıştır.
IV. KARAR
A. Katılan vekilinin sanıklar …, …, …, …, …, …, …, … ve …’a yönelik temyiz istemi yönünden
Gerekçe bölümünün (A) bendinde açıklanan nedenle katılan vekili tarafından Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararlara yönelik öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA,
B. Katılan vekilinin sanıklar … ve …’ya ilişkin temyiz istemi yönünden
Gerekçe bölümünün (B) bendinde açıklanan nedenle katılan vekilinin temyiz istemi yerinde görüldüğünden İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 10. Ceza Dairesinin, 14.10.2019 tarihli ve 2019/3122 Esas, 2019/3305 sayılı Kararının 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin ikinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi uyarınca Uşak 1. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilamının bir örneğinin ise İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 10. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,16.05.2023 tarihinde karar verildi.