YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/12453
KARAR NO : 2023/3858
KARAR TARİHİ : 03.04.2023
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Tefecilik, 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu’na muhalefet
HÜKÜM : Düşürülme
Diyarbakır 8. Asliye Ceza Mahkemesinin, 22.03.2021 tarihli ve 2019/632 Esas, 2021/112 sayılı Kararının sanık müdafii tarafından temyizi üzerine yapılan ön inceleme neticesinde gereği düşünüldü:
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 223 üncü maddesinin dokuzuncu fıkrasında, 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 253 üncü maddesinin altıncı fıkrasına paralel bir şekilde “Derhal beraat kararı verilebilecek hallerde durma, düşme veya ceza verilmesine yer olmadığı kararı verilemeyeceği” hüküm altına alınmış olup, anılan maddenin gerekçesinde de “fiilin suç oluşturmaması veya yeni bir yasal düzenleme ile suç olmaktan çıkarılması gibi herhangi bir araştırmayı gerektirmeyen hallerde derhal beraat kararı verilebileceği”nin belirtilmesine, Ceza Genel Kurulunun 24/06/2016 tarihli ve 126–207 sayılı Kararı başta olmak üzere yerleşmiş uygulamasında “zamanaşımının gerçekleşmesi durumunda derhal beraat kararı verilmesini gerektiren haller hariç öncelikle beraat değil, zamanaşımı nedeniyle düşme kararı verilmesi, aksi halde, yani derhal beraat kararı verilmesini gerektiren hallerde ise zamanaşımı nedeniyle düşme kararı verilmemesi gerektiği” görüşünün benimsenmesine, Ceza Genel Kurulunun 18.12.2012 tarihli ve 864-1861, 26.06.2012 tarihli ve 978-250 ile 23.01.2007 tarihli ve 254-5 sayılı Kararları başta olmak ve Özel Dairelerce de benimsenmiş olan birçok kararında da açıkça vurgulandığı gibi yargılama yapılmasına engel olup, davayı düşüren hallerden biri olan dava zamanaşımının yargılama sırasında gerçekleşmesi durumunda, yerel mahkeme ya da Yargıtay tarafından resen zamanaşımı kuralı uygulanarak kamu davasının düşmesine karar verilmesinin zorunlu olmasına göre; eylemin suç oluşturmaması veya yeni bir yasal düzenleme ile suç olmaktan çıkarılması gibi herhangi bir araştırmayı gerektirmeyen bir hal, başka bir deyişle derhal beraat kararı verilmesini gerektiren bir durum bulunmadığından zamanaşımının gerçekleşmesi nedeniyle mahkemece resen ve diğer iddialardan önce davanın düşmesine karar verilmesi zorunluluğuna riayet edilerek, sanık hakkında tefecilik ve 5464 sayılı Kanun’a muhalefet suçlarından verilen zamanaşımı nedeniyle düşürülme kararlarına karşı sanık müdafiinin temyizinde hukuki yarar bulunmadığından, sanık müdafiinin temyiz isteğinin karar tarihi itibarıyla 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesinin birinci fıkrası gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Kanun’un 317 nci maddesi gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle REDDİNE,
Esası incelenmeyen dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 03.04.2023 tarihinde karar verildi.