Yargıtay Kararı 5. Ceza Dairesi 2018/4310 E. 2022/934 K. 02.02.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/4310
KARAR NO : 2022/934
KARAR TARİHİ : 02.02.2022

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Zincirleme şekilde nitelikli zimmet
HÜKÜM : Mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelendi;
Suçtan zarar gören Hazineye duruşma günü 14/05/2013 tarihinde usulüne uygun tebliğ edilmesine rağmen vekili ya da temsilcisi marifetiyle duruşmaya katılmadığı gibi katılma talebinde de bulunmadığı, mahkemeye hitaben verilen 15/07/2013 havale tarihli dilekçede davanın takip edilmeyeceğinin bildirildiği, gerekçeli kararın tebliğinin ise temyiz hakkı vermeyeceği anlaşılmakla, Hazine vekilinin temyiz isteminin CMUK’un 317. maddesi uyarınca REDDİNE, incelemenin sanıklar müdafilerin temyiz itirazlarıyla sınırlı olarak yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Suç tarihinde katılan kooperatifin Milas merkez ambar sorumlusu olarak görev yapan ve para tahsil yetkisi bulunan sanık …’ün farklı tarihlerde müşterilerden aldığı paralar karşılığında bazılarına fatura kesmeyerek, bazılarına da daha yüksek meblağlı faturalar keserek kasa sayımlarında açığı gizlemesi ve böylece bir kısım paraları zimmetine geçirmesi şeklindeki eylemlerinde zimmet miktarının kooperatif evrak ve kayıtlarında yapılan inceleme sonucu belirlenmesi karşısında, parayı mal edinme şeklinin kaba hile niteliğinde olması ve basit bir incelemeyle ortaya çıkması nedeniyle eylemlerinin zincirleme şekilde basit zimmet suçunu oluşturacağı, aynı kooperatifin İzmir şubesi ambar sorumlusu olup yine para tahsil yetkisi bulunan sanık …’ün ise kooperatif cari hesaplarının incelenmesi sonrası gelir-gider farkı olarak bulunan ve kasa açığı niteliğinde olan zimmet eyleminin paraları değişik zamanlarda mal edindiğine ilişkin dosyada delil bulunmaması da nazara alınarak basit zimmet suçunu oluşturacağı gözetilmeden, sanıklar haklarında suç vasfında yanılgıya düşülerek ve ayrıca sanık … hakkında hatalı değerlendirme sonucu zincirleme suç hükümleri uygulanarak yazılı şekilde hükümler kurulması suretiyle fazla ceza tayini,
Kabule göre de;
Sanık …’ün 04/12/2013 tarihli savunmasına göre toplam zimmet miktarından soruşturma aşamasında haberdar olduğu ve bakiye 15.734,11 TL’yi en son kovuşturma sırasında 28/02/2014 tarihinde ödediği anlaşıldığı halde, hakkında TCK’nin 248/2-2. cümlesi uyarınca cezasından 1/3 oranında indirim yapılması yerine zimmete geçirdiği miktarın tamamını hükümden önce tazmin ettiği de belirtilmesine rağmen 2/3 oranında indirim yapılarak eksik ceza tayini,
Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal Kararının 24/11/2015 tarihli ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmış olması nedeniyle TCK’nin 53. maddesiyle ilgili yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,
Kanuna aykırı, sanıklar müdafilerin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin, sanıkların kazanılmış hakları saklı tutularak, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK’un 321 ve 326/son maddeleri uyarınca BOZULMASINA 02/02/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.