Yargıtay Kararı 5. Ceza Dairesi 2017/1590 E. 2019/6857 K. 08.07.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/1590
KARAR NO : 2019/6857
KARAR TARİHİ : 08.07.2019

MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
SUÇ : İcrai davranışla görevi kötüye kullanma
HÜKÜM : Mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın…köyü muhtarı olduğu, 2010 yılında köyde yapılan kadastro çalışmalarında kadastro görevlileri … ve …’e köydeki taşınmazlar konusunda bilgi verdiği sırada müşteki …’nun kullanımındaki 134 ada, 7 parselde bulunan taşınmazın … ve …’e ait olduğunu beyan ederek kadastro görevlilerine başka belge ve bilgi sunulmaması nedeniyle bu kişiler adına tescilini sağlamak suretiyle görevi kötüye kullanma suçunu işlediği iddiasıyla açılan davada mahkumiyetine karar verilmiş ise de; dava konusu taşınmazla ilgili olarak kadastro mahkemesinde ya da genel hukuk mahkemelerinde tespite itiraz veya tapu iptali ve tescil davası açılıp açılmadığının, açılmış ise akıbetinin araştırılması ile karar verildiğinin belirlenmesi halinde bu kararın kesinleşme şerhli onaylı bir örneğinin getirtilmesi ve sonucuna göre sanığın eyleminin 3402 sayılı Kadastro Kanununun 43. maddesindeki suçu oluşturup oluşturmayacağının karar yerinde gerekçeleriyle tartışılması ile sonucuna göre suçun sübutu ve niteliğinin takdir ve tayini yerine eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi,
Kabule göre de;
Hükümden sonra 28/06/2014 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 81. maddesi ile değişik 5275 sayılı Yasanın 106/3. maddesi hükmüne aykırı olarak infaz yetkisini kısıtlayacak şekilde ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğinin sanığa ihtarına karar verilmesi, Yüklenen suçu TCK’nın 53/1-a maddesindeki hak ve yetkileri kötüye kullanmak suretiyle işleyen ve adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilen sanık hakkında, aynı Kanunun 53/5. maddesi gereğince hükümde belirtilen gün sayısının yarısından bir katına kadar bu hak ve yetkinin kullanılmasının yasaklanmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK’nın 321 ve 326/son maddeleri uyarınca BOZULMASINA 08/07/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.