Yargıtay Kararı 5. Ceza Dairesi 2016/2045 E. 2019/3779 K. 02.04.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2016/2045
KARAR NO : 2019/3779
KARAR TARİHİ : 02.04.2019

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Zincirleme basit zimmet (sanıklar … ve … hak.), ihmali davranışla görevi kötüye kullanma (diğer sanıklar hak.)
HÜKÜM : Atılı suçlardan mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Tebliğnamede adına yer verilen sanık … hakkında görevi kötüye kullanma suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik bir temyizin bulunmadığı gözetilerek yapılan incelemede;
Sanıklar … ve … haklarında zimmet suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 20/09/2011 günlü, 2011/5-104 Esas, 2011/183 sayılı Kararında belirtildiği üzere, TCK’nın 53/5. maddesinin uygulanmamasının kazanılmış hak niteliğinde olduğu ve 13/07/2010 tarihli sanıklar aleyhine temyiz bulunmayan hükmün Dairemizin 30/05/2013 tarihli ilamıyla kazanılmış hak saklı kalmak kaydıyla bozulmasına karar verilmesi nedeniyle de adı geçen sanıklar hakkında TCK’nın 53/5. maddesi uyarınca hak yoksunluğuna hükmedilemeyeceğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, sanıklar müdafin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK’nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Yasanın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak hüküm fıkrasından TCK’nın 53/5. maddesinin uygulanmasına ilişkin kısımların çıkartılması suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun olan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Sanıklar … ve … haklarında görevi kötüye kullanma suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde ise;
Sanıkların üzerine atılı görevi kötüye kullanma suçunun 5237 sayılı TCK’nın 257/2. maddesinde öngörülen cezasının üst sınırı itibarıyla aynı Kanunun 66/1-e ve 67/4. maddelerinde belirtilen 12 yıllık ilaveli dava zamanaşımı süresine tabi olduğu, suç tarihi olan 11/02/2007 ile inceleme günü arasında ilaveli dava zamanaşımı süresinin gerçekleştiği anlaşıldığından hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilmek suretiyle CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden sanıklar hakkında açılan kamu davalarının aynı Yasanın 322/1 ve 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddeleri uyarınca zamanaşımı sebebiyle ayrı ayrı DÜŞMESİNE, 02/04/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.