Yargıtay Kararı 5. Ceza Dairesi 2015/9311 E. 2019/832 K. 28.01.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/9311
KARAR NO : 2019/832
KARAR TARİHİ : 28.01.2019

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
KATILANLAR : …, …
SUÇ : İrtikap
HÜKÜM : İkna suretiyle irtikap suçundan mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Çay ilçesi Pazarağaç beldesi Belediye başkanı olarak görev yapan sanığın, katılan …’ın üzerine kayıtlı Pazarağaç Kasabası Tosunpınar mevkiinde bulunan 1553 parsel numaralı arazinin imar planı üzerinde park alanı olarak ayrıldığını belirterek katılanların rızası dışında 15.000 TL’yi belediyeye ödenmek üzere talep ettiği, bu hususta senet düzenlettirdiği, bağış adı altında 14.000 TL’yi belediyeye gelir kayıt ettirdiği, görevinin sağladığı güveni kötüye kullanmak suretiyle gerçekleştirdiği hileli davranışla müdahillerin gerçekte imar planında yeşil alan ve park olarak görülmeyen alanı bu şekilde beyan ederek mağdurları bu hileli davranışı ile ikna ederek kendisine veya başkasına yarar sağladığı, belediyeye katılanların gerçek iradesi dışında 15.000 TL bağışta bulunmaya zorladığı ve katılanların sattıkları arazi bedelinden 15.000 TL’lik kısmı belediyeye bağış yapmak zorunda bıraktığı kabul edilerek ikna suretiyle irtikap suçundan cezalandırılmasına karar verilmiş ise de; bilirkişi incelemesi sırasında Belediye meclisinin 04/12/2007 tarih ve 16 sayılı Kararı ile imar planlarının dosyada olmadığı, söz konusu belgelerin raporun tanziminden sonra dosya arasına getirtildiğinin anlaşılması karşısında; 1553 parsel sayılı taşınmazın imar planında yapılan değişiklikten önceki durumu ve Belediye meclisinin bahsi geçen kararı ile davaya konu taşınmazda nasıl bir değişiklik yapıldığı ve bu değişikliğin kanun ve ilgili mevzuat hükümlerine uygun olup olmadığı hususlarında imar ve şehircilik konularında uzman bilirkişi heyetinden rapor alınmasından sonra hasıl olacak sonuca göre sanığın hukuki durumunun ve suç vasfının takdir ve tayini gerektiği gözetilmeden, eksik inceleme ve yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabule göre de;
…/…
-2-

Suçun 5237 sayılı TCK’nın 53/1-a maddesindeki hak ve yetkilerin kötüye kullanılması suretiyle işlendiği kabul edilmesine rağmen sanık hakkında aynı Yasanın 53/5. maddesinin uygulanmaması,
Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 gün ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı TCK’nın 53. maddesinde yer alan bazı ibarelerin iptaline ilişkin kararının değerlendirilmesi lüzumu,
Kanuna aykırı, sanık müdafin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK’nın 321 ve 326/son maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 28/01/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.