Yargıtay Kararı 5. Ceza Dairesi 2015/6241 E. 2020/11401 K. 11.06.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/6241
KARAR NO : 2020/11401
KARAR TARİHİ : 11.06.2020

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
KATILANLAR : Hazine, …
SUÇ : Zimmet (sanıklar …, …, …, …, …, … ve … hakkında), zimmet suçuna iştirak (sanıklar … ve … hakkında)
HÜKÜM : Sanıklar …, …, … ve … hakkında mahkumiyet, sanıklar …, …, …, …, … hakkında beraat

Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelendi;
Başvurularının kapsamına göre incelemenin; katılanlar vekillerinin sanıklar …, …, …, …, … hakkında verilen beraat hükümlerine, sanıklar …, …, … ve …’in haklarında verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz itirazlarıyla SINIRLI OLARAK YAPILMASINA karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
Sanıklar …, …, …, … ve … hakkında verilen beraat hükümlerine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Delilleri takdir ve gerekçesi gösterilmek suretiyle verilen beraat hükümleri usul ve kanuna uygun olduğundan yerinde görülmeyen katılanlar vekillerinin temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA,

Sanıklar …, … ve … haklarında verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Suç tarihlerinde…Damızlık Sığır Yetiştiricileri Kooperatifinin yönetim kurulu başkanı, üyesi ve müdürü olarak görev yapan sanıklar …, … ve …’in kooperatife ait traktör ve arsa satışından elde edilen paraları zimmetlerine geçirdikleri iddiasıyla yapılan yargılamada; aşamalarda sanıklardan …’in, traktör satışından elde edilen gelir ile bu traktörün satın alınması sırasında bankadan alınan kredi ve diğer kooperatif borçlarının kapatıldığını, …’ın, satılan arsanın ipotekli olduğunu, arsayı alan kişinin önce bu ipoteklere konu kooperatif borçlarını kapattığını, kalan parayı da kooperatife verdiğinden kooperatif kayıtlarına arsa satışından elde edilen paranın eksik geçtiğini, yine arsa satışı nedeniyle elde edilen para ile kooperatifin Bandırma’da bulunan…isimli firmaya olan borcunun ödendiğini, …’ın ise kooperatif işlerinden anlamadığı için yönetimde bulunduğu süre içerisinde kooperatifin hiçbir faaliyetinin içinde bulunmadığını, zira kooperatifin işleri ile başkan …’ın ilgilendiğini savunmaları ve bu savunmaların dosya kapsamındaki hükme esas alınan bilirkişi raporunda değerlendirilmemiş olması karşısında, maddi gerçeğin hiçbir kuşkuya yer bırakmayacak şekilde ortaya çıkarılabilmesi amacıyla, öncelikle savunmalarda bahsi geçen…isimli firma sahibinin olayla ilgili beyanına başvurulmasından, traktör alımına ve kooperatif borçlarının ödenmesine ilişkin banka kayıtları ile satılan arsaya ait ipotek ve tapu kayıtlarının dosya arasına getirtilmesinden sonra kooperatife ait defter, kayıt ve belgeler ile tüm dokümanların dava dosyasıyla birlikte konunun uzmanı Sayıştay emekli uzman denetçilerinden seçilecek yeni bir bilirkişi heyetine tevdi edilip; söz konusu paraların kooperatife harcanıp harcanmadığı ya da kooperatifin borçlarının ödenmesinde kullanılıp kullanılmadığı, bu kapsamda sunulan belgeler ve beyanlar da dikkate alınarak zimmetlerinde kooperatif parası bulunup bulunmadığı, varsa miktarının ne olduğu, özellikle tahsilat ve tediye makbuzlarını düzenleyen kişiler itibarıyla kooperatifin mali işlemlerinin fiilen belirli sanıklar tarafından yürütülüp yürütülmediği hususlarında ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınarak, hasıl olacak sonuca göre her bir sanığın hukuki durumunun ayrı ayrı takdir ve tayini gerektiği gözetilmeden, yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak eksik inceleme ile yazılı şekilde hükümler kurulması,
Kabule göre de;
Suçun TCK’nın 53/1-d maddesindeki hak ve yetkilerin kötüye kullanılması suretiyle işlendiğinin kabul edilmesi karşısında, sanıklar hakkında aynı Yasanın 53/5. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı Kararının Resmi Gazete’nin 24/11/2015 tarihli ve 29542 sayılı nüshasında yayımlanarak yürürlüğe girmiş olması nedeniyle TCK’nın 53. maddesiyle ilgili olarak yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,
Sanık … hakkında verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde ise;
Sanığın hükümden sonra 15/08/2014 tarihinde öldüğü UYAP sisteminden temin edilen nüfus kaydından anlaşıldığından, bu husus mahallinde araştırılarak sonucuna göre 5237 sayılı TCK’nın 64 ve 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddeleri uyarınca bir karar verilmesi lüzumu,
Bozmayı gerektirmiş, sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK’nın 321 ve 326/son maddeleri uyarınca BOZULMASINA 11/06/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.