Yargıtay Kararı 5. Ceza Dairesi 2015/3506 E. 2018/9462 K. 03.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/3506
KARAR NO : 2018/9462
KARAR TARİHİ : 03.12.2018

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Tefecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Katılan …’in sanıktan 10/12/2010 tarihinde 10.000 TL borç para alıp 11.500 TL bedelli senet verdiği, borcunu vadesinde ödeyememesi üzerine sanığın isteğiyle 3 ayrı senet daha düzenleyip teslim ettiği ve bu suretle sanığın tefecilik suçunu işlediği iddia ve kabul edilen olayda; katılanın sanıktan faiz karşılığı borç para aldığına, sanığın ise katılana faiz karşılığı para vermediğine yönelik anlatımları karşısında maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde ortaya çıkarılması açısından; icra dairelerinden sanığın alacaklı olduğu icra dosyalarının sorulup var ise aslı veya onaylı suretleri getirtilip borçlu gözüken kişilerin faiz karşılığı sanıktan para alıp almadıkları konusunda tanıklıklarına müracaat edilmesinden, sanığın tefecilik yapıp yapmadığı hususunda kolluk araştırması yaptırılmasından, katılan tarafından verilen ilk senedin kefili olan katılanın annesi …’in tanık sıfatıyla dinlenerek beyanlarının alınmasından sonra Anayasanın 141/3, CMK’nın 34/1, 230/1 ve 289/1-g maddelerine göre kararın dayandığı tüm verilerin, bu veriler konusunda mahkemenin ulaştığı sonuçların, iddianın, savunma ile tanık anlatımlarına ilişkin değerlendirmelerin, hangi anlatımın ne gerekçeyle diğerine üstün tutulduğunun açık olarak kurulacak hükmün gerekçesine yansıtılması ve mahkemece ulaşılan kanaatin ortaya konulması gerektiği esaslarına da uyulmak suretiyle sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik inceleme ile gerekçesiz olarak yazılı şekilde karar verilmesi,
Kabule göre de;
Anayasa Mahkemesinin 24/11/2015 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı TCK’nın 53. maddesinde yer alan bazı ibarelerin iptaline ilişkin kararının değerlendirilmesi lüzumu,
Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK’nın 321 ve 326/son maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 03/12/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.