Yargıtay Kararı 5. Ceza Dairesi 2014/3862 E. 2016/4490 K. 02.05.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/3862
KARAR NO : 2016/4490
KARAR TARİHİ : 02.05.2016

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Tefecilik
HÜKÜM : Sanık …’nin beraatine, sanık … hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, sanık …’nın ise mahkumiyetine

Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelendi;
Sanıktan faiz karşılığı ödünç para aldıkları iddia edilen şikayetçiler …, …, …, …, …, …, … ve …’in tefecilik suçunun zarar göreni olmaları, davaya katılma ve kanun yoluna başvurma haklarının bulunması nedeniyle katılma kararının kaldırılmasının usulsüz olduğu ve hükümlerin 18/05/2012 havale tarihli dilekçe ile vekili tarafından temyiz edilmesi karşısında, 5271 sayılı CMK’nın 237/2 ve 260/1. maddeleri gereğince adı geçenlerin davaya katılma taleplerinin kabulüne, sanık … hakkında verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararın, 5271 sayılı CMK’nın 231/12. maddesi karşısında itiraza tabi olup temyizi mümkün bulunmadığından, CMK’nın 264. maddesi de dikkate alınarak temyiz isteğinin itiraz mahiyetinde kabulü ile mahallinde merciince değerlendirilip gerekli kararın verilmesi mümkün görüldüğünden ve CMK’nın 260/1. maddesine göre Hazinenin tefecilik suçunun mağduru olup temyiz hakkı bulunduğu gözetilerek, dilekçelerinin kapsamına nazaran incelemenin müşteki Hazine ve katılanlar vekilleri ile sanık … müdafiin sanık … hakkında verilen beraat ve sanık … hakkında kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz itirazlarıyla sınırlı olarak yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
Sanıklara yüklenen tefecilik suçuna, ödünç paranın verildiği suç tarihinde yürürlükte olan 2279 sayılı Kanunun 17. maddesinde öngörülen cezasının üst sınırı itibariyle 765 sayılı TCK’nın 102/4 ve 104/2. maddelerine göre 7 yıl 6 aylık asli ve ilave zamanaşımı süresine tabi olduğu, son suç tarihi olan 2003 yılı ile hüküm tarihi arasında bu sürenin gerçekleştiği gözetilerek kamu davalarının düşmesi yerine, yargılamaya devamla yazılı biçimde hükümler kurulması,
Kanuna aykırı, sanık … müdafii ile katılanlar ve müşteki Hazine vekillerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Yasanın 322/1 ve 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddeleri uyarınca açılan kamu davalarının zamanaşımı nedeniyle ayrı ayrı DÜŞMESİNE, 02/05/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.