Yargıtay Kararı 5. Ceza Dairesi 2013/8303 E. 2015/15482 K. 23.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/8303
KARAR NO : 2015/15482
KARAR TARİHİ : 23.10.2015

Tebliğname No : 5 – 2012/266542
MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 16. (Kartal 4.) Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 27/12/2011
NUMARASI : 2007/929 Esas, 2011/967 Karar
SUÇ : İcrai davranışla görevi kötüye kullanma

Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
13/08/1996 tarihli 1/1.000 ölçekli Maltepe Sahili Dolgu Uygulama İmar Planı uyarınca denizden doldurma ile kazanılmış, Maltepe Belediyesi sınırları içinde kalan, mülkiyeti Hazineye ait, açık spor alanı olarak görülen taşınmazın 22/10/2004 tarihli sözleşme ile Maltepe Spor Kulübüne 29 yıllığına kiraya verildiği, kiracının bu taşınmaz üzerine yapacağı yapı ve tesisleri projelendirerek Maltepe Belediyesinden 15/07/2005 tarihinde 2005/3-17 sayı ile aldığı ruhsat uyarınca, “Maltepe Spor ve Sosyal Tesisleri” adı altında 2 adet toplam 257,41 m2, prefabrik, sökülebilir takılabilir malzemeden oluşan yapının yapılmasının gerektiği, ancak adı geçen belediyede görev yapan sanıkların inşaat emsalini aşan bina yapılmasına izin ve imar planı ile Kıyı Kanununa aykırı ruhsat vererek görevlerini kötüye kullandıklarından bahisle haklarında açılan kamu davasının yapılan yargılama sonucunda mahkemece, inşaat ruhsatının verilme sürecinde ilgili mevzuatı ihlal fiilinin bulunmadığı ve sanıklar açısından görevlerini kötüye kullandıkları veya ihmal ettiklerine ilişkin iddiaların yerinde olmadığı kabul edildiği halde bu kez sanıkların denetleme görevini ihmal ederek; önceki üç bina yıkılmayıp korunmak suretiyle, bütünlüğü bozulmadan sökülmesi mümkün olmayan sabit yapı niteliğindeki devam eden inşaat emsalini aşarak toplam 827,10 m2’ye ulaşan yeni bina inşaatlarına izin verip, denetim görevlerini ihmalle görevlerini kötüye kullandıkları benimsenerek iddianamede açıklanan ve suç oluşturduğu ileri sürülen fiilin dışına çıkılıp, dolayısıyla davaya konu edilmeyen, soruşturma izni verilmeyen ve dava açılmayan ihmali davranışla görevi kötüye kullanma suçundan hükümlülüklerine karar verilmesi suretiyle CMK’nın 225 nci maddesine aykırı davranılması,
Kabul edilen uygulamaya göre de; denetim mükellefiyetinin inşaatın başladığı 15/08/2006 tarihinden sonra doğacağı nazara alınıp sanık N.. Ç.. ve Y.. B..’nun 29/08/2006 tarihinde belediyede başka birimlerde görevlendirildiklerine ilişkin belgeler değerlendirilmeden; sanık M.. B..’ın ise emeklilik tarihi de araştırılmadan yazılı şekilde hüküm kurulması,
Görevi kötüye kullanma suçlarından açılan kamu davasında, müdahil sıfatını alabilecek surette suçtan doğrudan zarar görmesi söz konusu olmayan müştekilerin usulsüz olarak müdahilliğine karar verilmesi,
Karar başlığında katılan vekillerine yer verilmemesi ve katılan Murat ’un müşteki, Z.. Ç..’in mağdur olarak gösterilmesi,
İddianamede gösterilmediği ve 5271 sayılı CMK’nın 226. maddesi uyarınca ek savunma hakkı da verilmediği halde sanıklar hakkında TCK’nın 257/2. maddesinin uygulanması,
5237 sayılı TCK’nın 3/1. maddesi-fıkrasındaki “suç işleyen kişi hakkında işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı ceza ve güvenlik tedbirine hükmolunur” şeklindeki yasal düzenleme karşısında; temel ceza ilgili kanun maddesinde öngörülen alt sınırdan çok fazla uzaklaşılmak suretiyle belirlenirken, dosyaya yansıyan bilgi ve kanıtlar hep birlikte değerlendirilip, aynı Kanunun 61/1. maddesi-fıkrasında yedi bent halinde sınırlı sayılan hangi ölçütlere ne şekilde dayanıldığı somut gerekçelerle ve denetime olanak verecek şekilde gösterilmeyerek, teşdiden ceza tayini,
Suçu TCK’nın 53/1-a maddesindeki hak ve yetkileri kötüye kullanmak suretiyle işledikleri kabul edilmesine rağmen sanıklar hakkında aynı Yasanın 53/5. maddesinin uygulanmaması,
5237 sayılı TCK’nın 51/3. maddesi uyarınca denetim süresi belirlenmeden ve aynı Yasanın 51/2. maddesinde öngörülen ertelemenin bağlı tutulabileceği koşullara aykırı olarak cezaların bir yıl süreyle kasıtlı başka bir suç işlememek şartıyla ertelenmesine hükmedilmesi,
Kendisini vekille temsil ettiren katılanlar yararına Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca maktu vekâlet ücretine hükmedilmemesi,
Kanuna aykırı, sanıklar ve sanık N.. Ç.. müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK’nın 321 ve 326. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 23/10/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.