Yargıtay Kararı 5. Ceza Dairesi 2013/13300 E. 2015/15875 K. 03.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/13300
KARAR NO : 2015/15875
KARAR TARİHİ : 03.11.2015

Tebliğname No : 11 – 2012/155412
MAHKEMESİ : Elmalı Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 02/02/2012
NUMARASI : 2009/243 Esas, 2012/22 Karar
SUÇ : Tefecilik, resmi belgede sahtecilik

Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelendi;
Sanıkların üzerine atılı resmi belgede sahtecilik suçundan doğrudan zarar görmeyen, bu itibarla davaya katılma ve hükmü temyiz hakkı bulunmayan Hazine vekilinin bu suça yönelik vaki temyiz isteminin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK’nın 317. maddesi uyarınca REDDİNE, başvurularının kapsamına göre incelemenin sanıklar hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan verilen beraat hükmüne yönelik katılan S.. B.. vekilinin, sanık A.. V.. hakkında tefecilik suçundan mahkumiyet hükmüne yönelik ise katılan S.. B.. vekili ve sanık müdafiin temyiz itirazlarıyla sınırlı olarak yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
Sanık A.. V.. hakkında tefecilik suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün incelenmesinde;
Delillerle iddia ve savunma duruşma göz önünde tutularak tahlil ve takdir edilmiş, sübutu kabul olunan fiilin unsurlarına uygun şekilde tavsif ve tatbikatı yapılmış bulunduğundan yerinde görülmeyen sanık müdafii ve katılan vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA,
Sanıklar hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan beraat hükümlerinin incelenmesinde ise;
Katılanın aşamalardaki beyanları, icra dosyasının içeriği, kriminal inceleme raporu ve sanık M.. U.. ile katılan arasında suçlamalara konu senede dayanak teşkil eden herhangi bir hukuki ilişkinin ortaya konulamamış olması nazara alındığında; katılanın aldığı borca karşılık olarak sanık A.. V..’a verdiği 4.350 TL’lik senedin 4.100 TL’sinin katılan tarafından ödenmesine rağmen, sanıkların fikir ve eylem birliği içerisinde senette boş olarak bırakılan lehdar kısmına katılanla herhangi bir hukuki ilişkisi bulunmayan sanık M.. U..’ın ismini ve tarih kısmına ise 18/08/2008 yazıp, unsurları tam hale getirdikleri senedin sol kısmındaki ödemelerin yazıldığı, çerçeve içindeki bölümü de yırtmak suretiyle icra takibine koymaları şeklinde sübuta eren eylemlerinin, TCK’nın 209/2. maddesi yollamasıyla aynı Yasanın 204/1. maddesindeki ‘resmi belgede sahtecilik’ suçunu oluşturacağı, ancak suçlamalara konu senette lehdarın sanık M.. U.. olmasına rağmen, ilk cirantanın sanık A.. V.. olması nedeniyle senet aslı duruşmada incelenip özellikleri duruşma tutanağına yazıldıktan ve denetime olanak verecek şekilde dosyada bulundurulduktan sonra aldatma kabiliyeti bulunup bulunmadığı tespit edilerek sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının belirlenmesi, senedin aldatma kabiliyeti bulunmadığının kabulü halinde ise eylemlerinin TCK’nın 156. maddesinde düzenlenen bedelsiz senedi kullanma suçunu oluşturup oluşturmayacağı üzerinde durularak hukuki durumlarının tayin ve takdiri gerekirken, yanılgılı değerlendirmeyle yazılı şekilde beraat kararı verilmesi,
Kanuna aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 04/11/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.