Yargıtay Kararı 5. Ceza Dairesi 2013/13224 E. 2015/16196 K. 12.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/13224
KARAR NO : 2015/16196
KARAR TARİHİ : 12.11.2015

Tebliğname No : 5 – 2013/277583
MAHKEMESİ : Bakırköy 2. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 28/10/2009
NUMARASI : 2006/137 Esas, 2009/282 Karar
SUÇ : Zimmet

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Dairemizin istikrar kazanan uygulamalarına göre kamu görevlisinin/memurun görevlendirilmesine yasal engel bulunmadığı takdirde, sözlü de olsa görevlendirildiği veya fiilen para tahsili yaptığı hallerde gerçekleştirdiği mal edinme eylemlerinin zimmet vasfında olacağı gözetildiğinde, suç tarihlerinde şifahi talimatlar doğrultusunda puantörlük görevini kabul ederek fiilen yürüten, dosya kapsamındaki bilgi ve belgelere göre de işgöremezlik ödeneğini kurum veznesine yatırmak üzere ilgilisinden tahsil eden sanığın, miktarı İstanbul Sigorta Müdürlüğünün cevabi yazısı ve ilgililerin beyanlarıyla tespit edilebilen bu paraları mal edinmesi eylemlerinin, sanığın para ile ilgisi bulunmayan bir görevde çalıştırılmasının uygun olacağına dair tavsiye niteliğindeki personel kurul kararının da yasal engel sayılamayacağı nazara alındığında zincirleme biçimde nitelikli zimmet, Fatih adına iş yerinde çalışıyormuş gibi puantaj tahakkuku yaparak 5 aylık toplam 599,40 lirayı mal edinmesi eylemlerinin ise zincirleme biçimde memurun resmi belgede sahteciliği ve kamu kurumuna karşı dolandırıcılık suçlarını oluşturacağı gözetilmeden suç vasfında hataya düşülerek yazılı şekilde hüküm tesisi,
Kabule göre de;
5237 sayılı TCK’nın 51/1. maddesi uyarınca sadece hürriyeti bağlayıcı cezanın ertelenmesinin kabul edildiği, hürriyeti bağlayıcı ceza ile birlikte hükmolunan adli para cezasının ertelenmesinin mümkün olmadığı gözetilmeksizin infazda da tereddüt oluşturacak şekilde erteleme kararı verilmesi,
Kazanılmış hakka konu teşkil etmeyen ertelemeyle ilgili denetim süresinin ceza süresinden az olarak tayini suretiyle TCK’nın 51/3. maddesine aykırı davranılması,
Kanuna aykırı, sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün kazanılmış hak saklı kalmak kaydıyla 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK’nın 321 ve 326. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 12/11/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.