Yargıtay Kararı 5. Ceza Dairesi 2013/12671 E. 2015/15603 K. 26.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/12671
KARAR NO : 2015/15603
KARAR TARİHİ : 26.10.2015

Tebliğname No : 5 – 2012/309525
MAHKEMESİ : Samsun 1. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 22/11/2012
NUMARASI : 2012/265 Esas, 2012/413 Karar
SUÇ : Rüşvet vermeye teşebbüs, trafik güvenliğini tehlikeye sokma

Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Sanık hakkında trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan verilen hükmün temyiz incelemesinde;
Hükümden sonra 05/07/2012 gün ve 28344 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6352 sayılı Kanunun 89. maddesi ile 5237 sayılı TCK’nın 252. maddesinin yeniden düzenlenip suçun unsurlarında esaslı değişiklikler yapılması nedeniyle, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 10/09/2012 tarihli yazısı ile anılan Kanun değişikliğine göre sanığın hukuki durumunun yeniden belirlenmesi için dosyanın mahalline gönderilmesi üzerine, mahkemece her iki suçtan da yeniden hüküm kurulduğu, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından dosyanın mahkemeye iadesine imkan sağlayan 6352 sayılı Kanunun geçici 2. maddesine benzer bir düzenleme içeren 5320 sayılı Kanunun 8/2. maddesinin uygulanması ile ilgili olarak, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun, Dairemizce de benimsenen 27/06/2006 gün ve 2006/3-172 E. 2006/168 K. sayılı ilamında da kabul edildiği üzere; kural olarak aksine bir yasal düzenleme bulunmadıkça ve verilen hüküm yasa yolu denetiminde bozulmadıkça, hükmü veren mahkemece dosyanın yeniden ele alınması, yargılama yapılması, yasal olanak olmadığı halde kendi kararını kaldırması, sonradan benzer ya da değişik bir karar vermesi usul hükümlerine aykırı olup, hukuki dayanaktan yoksun bulunduğu, ancak yapılan yasal değişiklikler sonucu, ilk derece mahkemelerince verilip temyiz edilen hükümlerde, lehe hükümlerin uygulanması yönünde dosyanın doğrudan ilgili mahkemesine iade edilebilme yetkisinin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına verildiği durumlarda, başlamış olan temyiz sürecini bu aşamada sonlandıran ve yeni bir süreç başlatan bu işlemin, bozma etkisi doğuran ve mahkemeye yeni bir hüküm verilmesi zorunluluğu yükleyen bir niteliğinin bulunduğu anlaşılmakla; incelemenin ilk hükme yönelik olarak yapılması gerektiği yönündeki tebliğnamedeki görüşe iştirak edilmemiştir.
Delillerle iddia ve savunma duruşma göz önünde tutularak tahlil ve takdir edilmiş sübutu kabul olunan fiilin unsurlarına uygun şekilde tavsif ve tatbikatı yapılmış bulunduğundan yerinde görülmeyen sanığın temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA,
Sanık hakkında rüşvet vermeye teşebbüs suçundan verilen hükmün temyiz incelemesinde ise;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Rüşvet vermeye teşebbüs suçunun hukuki anlamda tek fiille işlendiği gözetilmeden TCK’nın 43. maddesi uygulanarak fazla ceza tayini,
Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 27/10/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.