Yargıtay Kararı 5. Ceza Dairesi 2013/12040 E. 2015/16529 K. 23.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/12040
KARAR NO : 2015/16529
KARAR TARİHİ : 23.11.2015

Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelendi;
CMK’nın 260/1. maddesine göre ihaleye fesat karıştırma suçundan katılan sıfatını alabilecek surette zarar görmüş olan Hazinenin kanun yoluna başvurma hakkının bulunması ve hükümlerin vekili tarafından temyiz edilmesi karşısında 3628 sayılı Yasanın 18. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak bu suç yönünden katılma talebinin kabulüne, 29/06/2012 tarihinde tefhim edilen hükümleri yasal süresinden sonra 15/08/2012 günü temyiz ettiği anlaşılan sanıklar M.. A.., K.. A.. ve Ö.. A.. müdafiin beraat hükümlerinin gerekçesine ve U..Belediye Başkanlığının ihalesine fesat karıştırma suçundan doğrudan zarar görmeyen Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı vekilinin ise bu suçtan verilen beraat hükümlerine yönelik temyiz istemleri ile Ceza Genel Kurulunun 12/02/2008 günlü 2007/9-230 Esas, 2008/23 sayılı Kararı gereğince sonuç ceza miktarı dikkate alınarak sanık C.. Ç.. müdafiin duruşma talebinin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK’nın 317 ve 318. maddeleri uyarınca REDDİYLE, başvurularının kapsamına göre katılan Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı vekilinin sahtecilik, Hazine vekilinin ise her iki suçtan sanıklar N.. G.., M.. A.., K.. A.., ve Ö.. A.. haklarında verilen beraat hükümlerine, sanıklar C.. Ç.. ile H.. Y.. müdafiilerin ise mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz itirazlarıyla sınırlı ve duruşmasız olarak inceleme yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
Hükümlerden sonra 30/04/2013 tarihinde yürürlüğe giren 6459 sayılı Kanunun 12. maddesi ile 5237 sayılı TCK’nın 235. maddesinde düzenlenen ihaleye fesat karıştırma suçu için aynı maddenin 1. fıkrasında öngörülen hapis cezasının alt ve üst sınırlarının değiştirilmesi, bu suç sonucunda ilgili kamu kurumu veya kuruluşu açısından bir zarar meydana gelmesi durumunda cezanın yarı oranında artırılmasını öngören 3. fıkranın ise;
“İhaleye fesat karıştırma suçunun:
a) Cebir ve tehdit kullanmak suretiyle işlenmesi halinde temel cezanın alt sınırı beş yıldan az olamaz. Ancak, kasten yaralama veya tehdit suçunun daha ağır cezayı gerektiren nitelikli hallerinin gerçekleşmesi durumunda, ayrıca bu suçlar dolayısıyla cezaya hükmolunur.
b) İşlenmesi sonucunda ilgili kamu kurumu veya kuruluşu açısından bir zarar meydana gelmemiş ise, bu fıkranın (a) bendinde belirtilen haller hariç olmak üzere, fail hakkında bir yıldan üç yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.” şeklinde yeniden düzenlenmesi karşısında; TCK’nın 7/2. madde-fıkrasındaki “suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur” hükmü nazara alınıp haklarında ihaleye fesat karıştırma ile resmi belgede sahtecilik suçlarından mahkumiyet ve beraat kararları verilen sanıkların suçları arasındaki bağlantı ve iştirak ilişkisi de gözetilerek hukuki durumlarının birlikte mahkemesince yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu,
Sanıklar hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan da kamu davası açıldığı, Hazinenin suçun zarar göreni olduğu ve bu sıfatının gereği olarak CMK’nın 233 ve 234. maddeleri gereğince kovuşturma evresinde sahip olduğu davaya katılma ve diğer haklarını kullanabilmesi için duruşmadan haberdar edilmesi gerektiği halde, usulen dava ve duruşmalar bildirilmeden, davaya katılma ve Ceza Muhakemesi Kanununun mağdur ve katılanlar için öngördüğü haklardan yararlanma olanağı sağlanmadan yargılamaya devam edilerek yazılı biçimde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, katılanlar vekilleri ile sanıklar C.. Ç.. ve H.. Y.. müdafiilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükümlerin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 23/11/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.