Yargıtay Kararı 5. Ceza Dairesi 2011/2878 E. 2012/12416 K. 03.12.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 5. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2011/2878
KARAR NO : 2012/12416
KARAR TARİHİ : 03.12.2012

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : İkna suretiyle irtikap

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 18/09/2012 tarihli, 2012/420 Esas, 2012/1771 sayılı Kararına göre, hükümden sonra 05/07/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6352 sayılı Kanunun geçici 2. maddesinin; sadece karşılıksız yararlanma suçlarını kapsadığı kabul edilerek yapılan incelenmede;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Saruhanlı Asliye Ceza Mahkemesinde zabıt katibi olarak görev yapan sanığın; müşteki … ‘un oğlunun öldürülmesine ilişkin davanın görüldüğü … Ağır Ceza Mahkemesindeki yargılama sırasında müşteki ve tanıkların ifadelerinin alınması için Saruhanlı Asliye Ceza Mahkemesine yazılan talimat ile ilgili, kendisinin de görev aldığı ifadeler alındıktan sonra müştekiyi çağırtarak, görevinin sağladığı güveni kötüye kullanmak suretiyle ve dosyanın … Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmesinden kaynaklanan çeşitli masrafların alınmasının gerektiğini söyleme şeklindeki hileli davranışlarla, farklı zamanlarda müştekiden toplam 1.640,00 TL’yi alarak kendisine menfaat temin etme şeklinde sübut bulan eylemlerinin 765 sayılı TCK’nın 209/2, 80. (5237 sayılı TCK’nın 250/2, 43.) maddelerinde düzenlenen zincirleme olarak ikna suretiyle irtikap suçunu oluşturduğu ve menfaatin değeri ile mağdurun ekonomik durumuna göre, hükümden sonra 05/07/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6352 sayılı Kanunun 86. maddesi ile TCK’ya eklenen 250/4. madde de gözetilip hüküm kurulması gerekirken yanılgılı değerlendirmeyle yazılı şekilde hüküm kurulması,
…/…
-2-
Sanık hakkında irtikap suçundan kamu davası açıldığı, 3628 sayılı Kanunun 17 ve 18. maddelerine göre Hazinenin bu suçun zarar göreni olduğu, bu sıfatının gereği olarak CMK’nın 233 ve 234. maddeleri gereğince kovuşturma evresinde sahip olduğu davaya katılma ve öteki haklarını kullanabilmesi için Maliye Bakanlığı Baş Hukuk Müşavirliği ve Muhakemat Genel Müdürlüğünün duruşmadan haberdar edilmesi gerektiği halde, usulen dava ve duruşmalar bildirilmeden, davaya katılma ve Ceza Muhakemesi Kanunu’nun mağdur ve katılanlar için öngördüğü haklardan yararlanma olanağı sağlanmadan yargılamaya devam edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabule göre de;
Mahkemece uyulmasına karar verilen Dairemizin 16/06/2009 tarih ve 2006/12832 Esas, 2009/7526 Karar sayılı ilamında, hükmün açıklanmasının geri bırakılıp bırakılmayacağının karar yerinde tartışılması lüzumuna işaret olunmasına rağmen mahkemece bu konuda bir karar verilmemiş olması,
Kanuna aykırı, sanık müdafii ve O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 03/12/2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.