YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/9312
KARAR NO : 2022/13651
KARAR TARİHİ : 02.11.2022
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki trafik kazası nedeniyle maddi tazminat davası üzerine Uyuşmazlık Hakem Heyetince yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne dair verilen karara davalı vekili tarafından yapılan itiraz üzerine; İtiraz Hakem Heyetince davalı tarafın itirazının reddine dair verilen kararın süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, dosya incelendi, gereği düşünüldü;
K A R A R
Davacı vekili; 20.01.2018 tarihinde davalı … nezdinde … poliçesi ile sigortalı olan aracın sol şeritten en sağ şeride manevra yapmak istediği sırada dava dışı davacının da yolcusu olduğu aracın sol arka kısmına çarptığını, çarpmanın etkisi ile önünde seyreden kamyon ile dava dışı aracın çarpışmasına bağlı üç taraflı trafik kazası gerçekleştiğini, gerçekleşen trafik kazasında müvekkilinin yaralandığını ve malul kaldığını iddia ederek, fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 100,00 TL maddi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, talebini ıslah ile toplam 68.977,23 TL’ye yükseltmiştir.
Davalı vekili davanın reddini savunmuştur.
Uyuşmazlık Hakem Heyetince; davanın kabulü ile 68.967,23 TL sürekli iş göremezlik tazminatının 24.04.2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalı … şirketinden tahsiline, geçici iş göremezlik talebinin usulden reddine karar verilmiş; Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararına davalı vekilince itiraz edilmesi üzerine, itirazın reddine karar verilmiş; İtiraz Hakem Heyeti kararı, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, İtiraz Hakem Heyeti kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı vekilinin yerinde görülmeyen aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan bedensel zarara dayalı iş göremezlik tazminatı istemine ilişkindir. Davacı vekili, davacının meydana gelen kazada yaralandığını ve malul kaldığını açıklayıp iş göremezlik tazminatı talebinde bulunmuştur.
Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının usulüne uygun şekilde belirlenmesi gerekmektedir. Söz konusu belirlemenin ise kaza tarihi 11.10.2008 tarihinden önce ise Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11.10.2008 tarihi ile 01.09.2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmelik’i, 01.09.2013-01.06.2015 tarihleri arası Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmelik’i, 01.06.2015-20.02.2019 tarihleri arası Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik, 20.02.2019 tarihinden sonra Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.
Somut olayda dosya kapsamında davacıda oluşan maluliyet oranının tespitine yönelik olarak alınmış usulüne uygun rapor bulunmamaktadır. Her ne kadar davacı tarafından sunulan engelli sağlık kurul raporu bulunmakta ise de bu raporda hangi yönetmeliğin esas alındığı belirtilmediğinden bu rapor da karar vermeye elverişli değildir.
Davaya konu kaza tarihi 20.01.2018 olup, kaza tarihi itibari ile yürürlükte olan yönetmelik, Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmeliktir.
Buna göre, İtiraz Hakem Heyetince kaza tarihi itibari ile yürürlükteki Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik hükümleri uyarınca, usulüne uygun, denetime ve karar vermeye elverişli olacak şekilde davacının maluliyet derecesi ve oranının belirlenmesi amacıyla önceki raporların da irdelendiği yeni bir rapor alınıp hasıl olacak sonuca göre karar verilmek üzere kararın bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
3- Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından davacının davasının kabulü ile kendisini vekille temsil ettiren davacı yararına tam nisbi vekalet ücretine karar verilmiş, anılan karara itiraz edilmesi üzerine İtiraz Hakem Heyetince itirazın reddine karar verilmiştir. Varılan sonuç dosya kapsamına uygun değildir.
İtiraz Hakem Heyetince davacı lehine vekalet ücretine karar verilirken Sigortacılık Kanunu’nun 30. maddesinin 17. fıkrası ve 19.01.2016 tarihli, 29598 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik’in 16. maddesinin 13. fıkrasının uygulanması gerektiği gözönüne alınarak AAÜT’nin 13. maddesi gereğince hesaplanan vekalet ücretinin 1/5’i oranında vekalet ücretine (maktu ücretin altında kalmamak kaydı ile) karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde tam nisbi vekalet ücretine karar verilmesi doğru değildir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) ve (3) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile İtiraz Hakem Heyeti kararının BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 02.11.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.