Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2022/8729 E. 2023/3913 K. 16.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/8729
KARAR NO : 2023/3913
KARAR TARİHİ : 16.03.2023

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2018/8646 E., 2018/8355 K.
SAYISI : 2021/İHK-7124
HÜKÜM/KARAR : Davanın reddine / İtirazın reddine
SAYISI : K-2021/6109

Taraflar arasındaki sigorta tahkim yargılaması sonunda Uyuşmazlık Hakem Heyetince davanın reddine karar verilmiştir.

Karara karşı davacılar vekilince itiraz edilmesi üzerine İtiraz Hakem Heyetince itirazın reddine karar verilmiştir.

… kararı, davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacılar vekili dava dilekçesinde; davacılar murisi …’ın davalı sigorta şirketi nezdinde 3 adet hayat sigorta poliçesi imzaladığını, her üç sertifikanın da birinci senesine denk gelen 31.10.2017 tarihinde vefat ettiğini, 04.05.2017 başlangıç tarihli olanın 2.000,00 TL olduğu, 18.11.2016 başlangıç tarihli olanın 41.000,00 TL teminatı olduğu, 18.07.2017 tarihli olanın 6.000,00 TL teminatının olduğu, bahsi geçen böbrek yetmezliği ile ölüme neden olan hastalığın illiyet bağının olmadığını beyanla, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 49.000,00 TL tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; sigorta öncesinden gelen böbrek yetmezliği diyaliz tedavisinin bulunduğu durumların teminat dışı olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

III. … KARARI
…’nin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile sigortalının beyan yükümlülüğünü ihlal ettiği gerekçesiyle başvurunun reddine karar verilmiştir.

IV. İTİRAZ
A. İtiraz Yoluna Başvuranlar
…’nin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili itiraz başvurusunda bulunmuştur.

B. İtiraz Sebepleri
Davacılar vekili itiraz dilekçesinde; ölüm raporuna göre davacılar murisinin ölüm nedeni kalp krizi iken ve davalı tarafça da önceden bildirilmeyen hastalık olarak iddia edilen rahatsızlık böbrek hastalığı iken uzmanlık alanı hiç alakası olmayan nöroloji uzmanından rapor alınarak karar verilmesi hatalı olup raporda varsayımsal ifadeler yer aldığını, ayrıca ölüm ile hastalık arasında illiyet olmadığını belirterek Uyuşmazlık Hakem Heyetince verilen kararın kaldırılmasını istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
… yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile sigorta ettirenin kendi hastalığını bildiği ve kasten beyan yükümlülüğününe aykırı davrandığı açık olup beyan edilmeyen hastalık ile ölüm arasında bağlantı bulunduğunun da açık olduğu, sigorta ettirenin sözleşme öncesi ihbar yükümlülüğünü kasten ihlal nedeniyle sigorta teminatından yararlanamayacağı gerekçesiyle davacılar vekilinin itirazının reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
…’nin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davacılar vekili temyiz dilekçesinde; … kararına karşı yaptığı itiraz başvurusuna konu ettiği nedenlerle, … kararının bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe:
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davalı sigorta şirketi tarafından hayat sigorta poliçesi ile teminat altına alınan sigortalının hayatını kaybetmesi nedeni ile poliçe (vefat) teminatı talebine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 266, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 1435, 1436, 1437 ve 1439 uncu maddeleri, Hayat Sigortaları Genel Şartları.

3.Değerlendirme
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 266 ve devamı maddeleri gereğince, çözümü özel veya teknik bilgiyi gerektiren hâllerde bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verilir.

Taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacılar murisinin poliçe öncesinde var olup bildirilmeyen hastalığı ile ölümü arasında illiyet bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır. Murisin hastalıkları ile ölümü arasında illiyet bağı olup olmadığı konusunda uzman doktor bilirkişiden rapor alınarak belirlenmesi gerekir.

İtiraz Hakem Heyetince alınan 02.06.2018 tarihli nöroloji uzmanı doktor bilirkişi raporunda; murisin 18.11.2016 tarihinden önce teşhisi konan diyalizle ilgili soruya olumsuz cevap verdiği serebrovasküler olaya bağlı olarak pulmoner emboliye bağlı olarak akut miyokard enfarktüsü nedeniyle öldüğü rapor edilmiş olup söz konusu hastalıkların kendisinde olduğuna dair dosya kapsamında bilgi belge bulunmadığını, ölüm raporunda bildirilen hastalıkların bu yaşta (63) ve başkaca hastalığı olmayan bir kişide de bulunabileceği, ancak kronik böbrek hastalığı olup diyalize giren hastalarda görülme riskinin normal popülasyona göre daha fazla olduğunu, böbrek hastalarında kalp krizi 10-20 kat fazla olduğunu vurgulamanın yerinde olduğunu bildirmiş; hakem heyetince beyan yükümlüğüne aykırı davrandığından bahisle davanın reddine karar verilmiştir. Eksik inceleme ile karar verilemez.

İtiraz Hakem Heyetince; sigortalının tüm tedavi evrakının ilgili hastanelerden getirtilip sigortalı murisin tedavi gördüğü ve gizlediğinin belirtildiği böbrek yetmezliği hastalığı ile ölümü arasında illiyet bağının olup olmadığı, başka bir anlatımla ölümün gizlenen hastalıktan meydana gelip gelmediği hususunda üroloji doktoru, kardiyoloji uzmanı gibi bilirkişilerden oluşacak heyetten denetime elverişli rapor alınarak yukarıdaki açıklamalar ışığında sonucuna göre karar verilmesi gerekirken uzmanlık alanı nöroloji olan ve kanaat içermeyen bilirkişi raporuna göre yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR
Değerlendirme bölümünde açıklanan sebeplerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile temyiz olunan … kararının BOZULMASINA,

İstek hâlinde peşin alınan temyiz harcının davacılara iadesine,

Dosyanın mahkemeye gönderilmesine,

16.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.