Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2022/8634 E. 2022/13111 K. 26.10.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/8634
KARAR NO : 2022/13111
KARAR TARİHİ : 26.10.2022

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki tahkim davasının Uyuşmazlık Hakem Heyetince yapılan yargılaması sonucunda; davacının davasının kısmen kabulüne dair verilen kararın davalı vekilinin başvurusu üzerine yapılan itiraz incelemesinde; İtiraz Hakem Heyetince, davalı vekilinin itirazlarının reddine dair verilen kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
K A R A R
Davacı vekili 13.07.2019 tarihinde davacının sürücüsü olduğu araç ile davalıya sigortalı aracın karıştığı kazada davacının yaralandığını belirterek fazlaya dair talep hakkı saklı kalmak üzere şimdilik 40.000,00 TL sürekli işgöremezlik tazminat alacağının ve 472,00 TL rapor ücretinin temerrüt tarihinden itibaren avans faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, dava değerini sürekli işgöremezlik yönünden 113.706,77, TL olarak ıslah etmiştir.
Davalı vekili; davanın reddini talep etmiştir.
Uyuşmazlık Hakem Heyetince, davanın kısmen kabulü ile 90.965,42 TL sürekli iş göremezlik ve 472,00 TL rapor ücreti olmak üzere 91.437,42 TL tazminatın 21.04.2020 tarihinden itibaren işlemiş yasal faizi ile birlikte sigorta şirketinden alınıp başvuru sahibine verilmesine karar verilmiş; Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararına karşı davalı vekilince itiraz edilmesi üzerine; davalı vekilinin itirazının reddine karar verilmiş; İtiraz Hakem Heyeti kararı, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bentler kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarara dayalı maddi tazminat istemine ilişkindir.
Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının belirlenmesi gerekmektedir. Söz konusu belirlemenin ise Adli Tıp Kurumu veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşların çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikayetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden, haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan mevzuat hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.
Maluliyete ilişkin alınacak raporların, 11/10/2008 tarihinden önce Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11/10/2008 tarihi ile 01/09/2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü Ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01/09/2013 tarihi ile 01/06/2015 tarihleri arasında sonrada Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği, 01/06/2015 tarihi ile 20/02/2019 tarihleri arasında Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine, 20/02/2019 tarihinden sonra da Erişkinler için Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine uygun olarak düzenlenmesi gerekir.
Somut olayda, kaza tarihi 13/07/2019 olup, Karadeniz Teknik Üniversitesi Adli Bilimler Enstitüsü Müdürlüğü Tıp Bilimleri Anabilim Dalı Başkanlığı tarafından Erişkinler için Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre, davacının 30.01.2020 tarihli muayenesi ve tıbbi evraklarının incelenmesi neticesi düzenlenen raporda davacının engel oranının %19 olarak belirlendiği belirtilmiş ve bu rapor hükme esas alınmıştır.
Yukarıdaki düzenlemeler ve açıklamalar doğrultusunda, uyuşmazlık konusu trafik kazasının 13/07/2019 tarihinde meydana geldiği, maluliyet raporunda dikkate alınan son muayene tarihinin ise 30.01.2020 olduğu, ilgili Yönetmelik hükümlerine göre beklenmesi gereken iyileşme süresi beklenilmeden raporun düzenlendiği görülmekle; kaza tarihinde yürürlükte olan Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine uygun 12 aylık bekleme süresi dikkate alınarak mauayenesi sonucu, usulüne uygun, denetime ve karar vermeye elverişli olacak şekilde davacının maluliyet derecesi ve oranının belirlenmesi amacıyla yeni bir rapor alınıp hasıl olacak sonuca göre (temyiz eden davalı lehine usuli kazanılmış haklar da gözetilmek suretiyle) karar verilmek üzere kararın bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
3-Somut olayda, Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından davacı yararına davalı aleyhine tam nispi vekalet ücretine hükmedilmiş; davalı vekilinin İtiraz Hakem Heyeti nezdinde vekalet ücretine dair yapmış olduğu itiraz reddedilmiştir.
İtiraz Hakem Heyetince davacı lehine hükmedilecek vekalet ücreti için Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik’in 16/13 maddesinin uygulanması gerektiği göz önüne alınarak hesaplanan vekalet ücretinin 1/5’i oranında vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde tam nispi vekalet ücretine karar verilmesi, ancak hesaplanan miktarın maktu vekalet ücretin altında kalması nedeni ile AAÜT’nin 17. maddesi gereğince karar yılındaki maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde tam nispi vekalet ücretine karar verilmesi doğru değildir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) ve (3) numaralı bentlerde açıklanan nedenle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 26/10/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.