Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2022/8234 E. 2023/3287 K. 09.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/8234
KARAR NO : 2023/3287
KARAR TARİHİ : 09.03.2023

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2020/406 E., 2020/403 K.
SAYISI : 2020/İHK-23537
HÜKÜM/KARAR : Davanın Kabulüne /İtirazın Reddine
SAYISI : K-2020/67033

Taraflar arasındaki sigorta tahkim yargılaması sonunda Uyuşmazlık Hakem Heyetince davanın kabulüne verilmiştir.

Karara karşı davalı vekilince itiraz edilmesi üzerine İtiraz Hakem Heyetince itirazın reddine karar verilmiştir.

… kararı, davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; 31.12.2018 tarihinde davacı idaresindeki motosiklet ile davalıya Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası (…) Poliçesi ile sigortalı aracın karıştığı trafik kazasında davacının yaralanarak malul kaldığını beyanla, belirsiz alacak olarak 14.000,00 TL sürekli işgöremezlik tazminatı, 200,00 TL geçici işgöremezlik tazminatının kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, bedel artırım dilekçesiyle sürekli işgöremezlik talebini 66.125,91 TL’ye, geçici işgöremezlik talebini 4.932,69 TL’ye artırmıştır.

II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının alacaklı sıfatı bulunmadığını, kusur ve maluliyetin tespiti gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

III. … KARARI
Uyuşmazlık hakem heyetinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; maluliyet ve hesap raporunun yerinde olduğu, temliknamenin taraflar arasında ihtilaflı olduğu, davacı tarafın taraf sıfatının mevcut olduğu gerekçesiyle başvurunun kabulü ile 4.932,69 TL geçici işgöremezlik ve 66.125,91 TL sürekli iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 71.058,61 TL tazminatın 10.03.2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.

IV. İTİRAZ
A. İtiraz Yoluna Başvuranlar
Uyuşmazlık Hakem Heyetinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili itiraz başvurusunda bulunmuştur.

B. İtiraz Sebepleri
Davalı vekili itiraz dilekçesinde; usule uygun olmayan raporla başvuru yapıldığından başvurunun usulden reddi gerektiğini, maluliyet raporunun kaza tarihinde geçerli yönetmeliğe göre düzenlenmediğini, davacının psikolojik rahatsızlığı ile ilgili bir yıl tedavi görmesi sonucunda süreklilik hakkında değerlendirilme yapılabileceğini, raporun Adli Tıp Kurumu (ATK) tarafından düzenlenmesi gerektiğini, davacının alacağın % 18’ini MHD…Şti’ye devrettiğini, bu sebeple davacının eldeki dosyada alacaklı sıfatı bulunmadığını, söz konusu temliknameye ilişkin taraflar arasında görülen Denizli 1. Asliye Hukuk Mahkemesi 2019/376 esas sayılı dosyanın devam ettiğini, taraflarına da ihbar edildiğini, bu başvurunun usulden reddi aksi halde dosyanın bekletici mesele yapılması gerektiğini, geçici iş göremezlik tazminatından Sosyal Güvenlik Kurumu’nun (SGK) sorumlu olduğunu, davacının kasksız ve sürücü belgesiz olması nedeniyle müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini, vekalet ücretinin; tarifeye göre belirlenen ücretin 1/5’i oranında hükmedilmesi gerektiğini belirterek Uyuşmazlık Hakem Heyetince verilen kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
… yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; temliknamede sadece davacı tarafın imzasının bulunduğu ve temlik alacaklısının imzasının bulunmadığı, temliknamenin geçerliliğinin ihtilaflı olduğu, usule uygun maluliyet raporu ile başvuru yapıldığı, davacının tedavi evrakı incelenerek düzenlenen raporun hükme esas almaya elverişli olduğu, geçici iş göremezlik tazminatının poliçenin teminat kapsamında olduğu, davacının sürücü belgesiz olmasının müterafik kusur teşkil etmediği, vekalet ücretinin Kanun ve tarifeye uygun olduğu gerekçesiyle davalı vekilinin itirazının reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İtiraz Hakem Heyetinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili ve davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı vekili temyiz dilekçesinde; davalı tarafın kazanın meydana gelmesinde tam kusurlu olduğunu, faiz türünün hatalı olduğunu, faiz başlangıcının hatalı olduğunu, hesaplamada evli eşi çalışmayan 1 çocuklu kişiler için ödenen asgari ücretin dikkate alınması gerektiğini, hesaplamanın güncel verilere ve TRH 2010 Yaşam Tablosu ve progresif ranta göre yapılması gerektiğini belirterek … kararının bozulmasını istemiştir.

2. Davalı vekili temyiz dilekçesinde; … kararına karşı yaptığı itiraz başvurusuna konu ettiği nedenlerle, … kararının bozulmasını istemiştir.

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; davalı … tarafından Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası (…) Poliçesi ile teminat altına alınan aracın karıştığı trafik kazası sonucu yaralanıp malul kalan davacı sürücünün sürekli iş göremezlik ve geçici iş göremezlik tazminatı talebine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 54 üncü maddesi, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 85, 89, 90 ve 91 inci maddeleri, 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 30 uncu maddesi, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin (AAÜT) 17 nci maddesi, Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları.

3. Değerlendirme
1. Davacı vekilinin … kararına karşı itirazda bulunmadığı, İtiraz Hakem Heyetince de davacı aleyhine olacak şekilde yeni bir karar verilmediği, davalının itirazları reddedildiğinin anlaşılmasına göre, hakem kararına yönelik temyiz yoluna başvurmakta davacı vekilinin hukuki yararı bulunmadığından, temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.

2. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

3. Haksız fiil sonucu çalışma gücünde kayıp olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması hâlinde, zararın kapsamının tespiti açısından sürekli iş göremezlik oranının doğru bir şekilde belirlenmesi zorunludur. Söz konusu belirlemenin, bağlı oldukları mevzuat uyarınca sağlık kurulu raporu vermeye yetkili hastaneler veya sağlık kuruluşları tarafından çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikâyetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden kaza tarihinde yürürlükte bulunan mevzuata göre yapılması gerekir.

Somut olayda hükme esas alınan Dokuz Eylül Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığınca düzenlenen 07.01.2020 tarihli sağlık kurulu raporunda, davacının trafik kazası sonrası meydana gelen diğer bulgularla birlikte anksiyete bozukluğuna tedavi ile işlevselliği kısmen düzelen bağlı sürekli iş göremezlik oranı % 10 olarak hesaplanmış, İtiraz Hakem Heyetince bu rapor hükme esas alınmış söz konusu rapor kaza tarihinde yürürlükte olan mevzuata göre düzenlenmemiştir.

Davacının sürekli iş göremezliğinin dava konusu kaza sonucu oluştuğunun, yani haksız eylem ile illiyet bağı bulunduğunun belirlenmesi sorumluluk açısından zorunludur. Dosya içerisindeki sağlık kurulu raporu hüküm kurmaya elverişli olmayıp eksik inceleme ile karar verilemez.

Bu durumda, davacının fiziksel bulgularının yanında psikiyatrik tedavisine ilişkin tüm tedavi evrakı temin edildikten sonra, kaza tarihinde yürürlükte bulunan Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine uygun olarak ve yukarıda açıklandığı şekilde yetkili sağlık kurulundan rapor alınmalıdır. Söz konusu raporda; özellikle kazadan sonra oluştuğu belirtilen “anksiyete bozukluğu” olarak nitelendirilen rahatsızlık nedeniyle davacıda sürekli iş göremezliğin oluşup oluşmadığı veya bu bulgunun, sürekli iş göremezlik oranını artırıp artırmadığı, kaza ile illiyet bağının bulunup bulunmadığı, … boyu sürüp sürmeyeceği, sürekli değilse ne kadar devam edeceği hususlarına yer verilerek ve bizzat muayene edilmek suretiyle yukarıda açıklandığı üzere içerisinde psikiyatri uzmanı bulunan yetkili sağlık kurulundan gerekçeli, denetime elverişli rapor alınıp davacı tarafından kararın temyiz edilmediği göz önüne alındığında davalının usuli kazanılmış hakları gözetilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir. Kararın bu nedenle bozulması gerekir.

4.5684 sayılı Sigortacılık Kanunu, Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik’in 16/13 üncü maddesi ve karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT’nin 17/2 nci maddesi gereği, davacı yararına hükmedilecek vekalet ücretinin, tarifeye göre belirlenen nisbi vekalet ücretinin 1/5’i tutarında (maktu ücretin altında kalmamak kaydıyla) olması gerektiği gözetilmeden fazla vekalet ücretine karar verilmesi de doğru görülmemiştir.

VI. KARAR
1. Değerlendirme bölümünün (1) numaralı bendinde açıklanan sebeplerle davacı vekilinin temyiz dilekçesinin hukuki yarar yokluğundan REDDİNE, davacı vekilinden HMK’nın 329 ve 368 inci maddesi uyarınca 500,00 TL disiplin para cezası alınmasına,

2. Değerlendirme bölümünün (2) numaralı bendinde açıklanan sebeplerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının REDDİNE,

3. Değerlendirme bölümünün (3) ve (4) numaralı bentlerinde açıklanan sebeplerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile temyiz olunan … kararının BOZULMASINA,

İstek hâlinde peşin alınan temyiz harcının davacı ve davalıya iadesine,

Dosyanın mahkemeye gönderilmesine,
09.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.