YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/8133
KARAR NO : 2022/13625
KARAR TARİHİ : 02.11.2022
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tahkim davası hakkında İtiraz Hakem Heyetinin 19.03.2018 tarih 2018/İHK 2016 sayılı kararının davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili; 03.10.2016 tarihinde meydana gelen tek taraflı kazada davalının ZMS’si olduğu araç içerisinde yolcu konumunda bulunan davacının yaralandığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 5.050,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatı ve geçici işgöremezlik tazminatının temerrüt tarihi olan 20.07.2017 tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile davalıdan tahsilini talep etmiş, ıslah ile talebini 54.955,29 TL’ye yükseltmiştir.
Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davanın kabulü ile 3.270,04 TL geçici iş göremezlik tazminatı ve 51.685,26 TL sürekli iş göremezlik tazminatı toplamı 54.955,29 TL tazminatın 17.07.2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı ….’den alınarak davacı …’a verilmesine karar verilmiş; bu karara davalı vekili, İtiraz Hakem Heyeti nezdinde itiraz etmiştir.
İtiraz Hakem Heyeti tarafından itirazın reddine karar verilmiş; karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, İtiraz Hakem Heyeti kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına, davalı vekilinin vekalet ücretine ilişkin itirazlarını Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararına itiraz aşamasında ileri sürmemiş olmasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazası sonucu oluşan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının usulüne uygun şekilde belirlenmesi gerekmektedir. Söz konusu belirlemenin ise Adli Tıp Kurumu veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşlarının çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikâyetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden kaza tarihi 11.10.2008 tarihinden önce ise Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11.10.2008 tarihi ile 01.09.2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01.09.2013-01.06.2015 tarihleri arası Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği, 01.06.2015-20.02.2019 tarihleri arası Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik, 20.02.2019 tarihinden sonra Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.
Somut olayda; kaza tarihi olan 03.10.2016 itibariyle yürürlükte olan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik hükümleri esas alınarak maluliyet oranının tesbiti gerekirken, Uyuşmazlık Hakem Heyetince esas alınan Balıkesir Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı’nca hazırlanan 16.06.2017 tarihli raporda Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinin uygulandığı anlaşılmaktadır.
Buna göre, maluliyet oranının tespiti açısından kaza tarihi itibari ile yürürlükteki Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine uygun şekilde usulüne uygun, denetime ve hüküm kurmaya elverişli olacak şekilde davacının maluliyet derecesi ve oranının belirlenmesi amacıyla, ATK İhtisas Kurulu’ndan ya da üniversitelerin adli tıp anabilim dalı başkanlıklarından önceki raporun da irdelendiği yeni bir rapor alınıp, oluşacak sonuca göre (maluliyet oranı bakımından davalı lehine oluşan usuli kazanılmış haklar dikkate alınarak) karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde eksik incelemeyle karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 02.11.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.