YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/7312
KARAR NO : 2022/14625
KARAR TARİHİ : 14.11.2022
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ve davalı … ve … vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Mahkemece hükmüne uyulan Yargıtay (Kapatılan) 17. Hukuk Dairesi’nin 18.11.2019 tarih, 2017/2488 Esas ve 2019/10763 Karar sayılı bozma ilamında; “Davanın, terditli olarak açılan, İİK.nun 277 ve devamı maddelerine göre tasarrufun iptali, olmadığı takdirde BK’nun 19. maddesine dayalı muvazaalı işlemlerin iptali istemine ilişkin olduğu, davacı tarafından dosyaya sunulmuş İİK’nin 105. maddesi anlamında geçici aciz belgesi niteliği taşıyan haciz tutanağı dosya içerisinde bulunmadığından tasarrufun iptali davası yönünden ön koşul yokluğundan davanın reddine karar verilmesi, BK’nun 19.maddesine göre muvazaa hukuksal nedenine dayalı davalarda ise işlemin iptali için sadece üçüncü kişinin değil aynı zamanda dördüncü kişi var ise ona yapılan işlemin de muvazaalı olduğunun ispatlanması gerektiği, davalı 4.kişi …’nin kötü niyetli olduğunun ispat edilemediği, İİK’nun 277 ve devamı maddelerine göre açılan tasarrufun iptali davasından farklı olarak bu davaların bedele dönüşmesinin söz konusu olmadığı dikkate alınarak, mahkemece davanın reddine karar verilmesi” gereğine değinilmiştir.
Mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılamada toplanan delillere göre; davacı tarafından dosyaya sunulmuş aciz vesikası veya aciz belgesi niteliğini taşıyan haciz tutanağının dosyaya sunulmadığı, bozma ilamından sonra da bu husustaki dava şartı noksanlığının giderilmediği, eldeki her iki dava yönünden İİK’nun 277. maddesinde öngörülen dava şartı koşulunun yerine getirilmediği, BK’nun 19. maddesi gereğince yapılan değerlendirmeye göre de 4. kişi …’nin kötü niyetli olduğunun davacı tarafça ispatlanamadığı ve BK’nun 19. maddesi gereğince eldeki davanın bedele dönüştürülemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ve davalı … ve … vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava; İİK 277 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir.
Bu tür davaların dinlenebilmesi için, davacının borçludaki alacağının gerçek olması, borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleşmiş olması, iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmış olması ve borçlu hakkında alınmış kesin veya geçici aciz belgesinin (İİK.nun 277 md) bulunması gerekir. Bu ön koşulların bulunması halinde ise İİK.nun 278, 279 ve 280. maddelerinde yazılı iptal şartlarının bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır.
Aciz belgesinin dava açılmadan, dava açıldıktan sonra veya temyiz aşamasından ve hatta hükmün Yargıtay’ca onanmasından veya bozulmasından sonra bile sunulma olanağı vardır.
Somut olayda, dava dayanağı icra takip dosyasında, mahkeme kararının bozulmasından ve mahkemece verilen yeni karardan sonra temyiz aşamasında 22.07.2022 tarihinde borçlunun adresinde haciz tutanağı düzenlenmiş ve mahalde borçlunun hazır olduğu, borcu ödeyecek durumu olmadığını beyan ettiği ve haczi kabil menkul malın bulunmadığının belirtildiği anlaşılmıştır. Sözü edilen haciz tutanağı İİK’nun 105.maddesi anlamında geçici aciz belgesi niteliğinde olduğundan davanın esasına girilerek, taraf delilleri toplanarak, İİK.nun 278, 279 ve 280. maddelerinde yazılı iptal şartlarının bulunup bulunmadığının araştırılarak oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
2-Bozma neden ve şekline göre davalı … ve … vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı … ve … vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı ile davalılar … ve …’a geri verilmesine 14.11.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.