YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/725
KARAR NO : 2022/11267
KARAR TARİHİ : 29.09.2022
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tahkim davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davalı vekilinin itirazının kısmen kabulüne dair verilen kararın süresi içinde taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili, 19.08.2018 tarihinde davalının trafik sigortacısı olduğu araçta yolcu olarak bulunan müvekkilinin dava dışı araç ile karıştığı trafik kazası neticesinde yaralandığını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 100,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatının yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş,talebini 49.212,63 TL’ye yükseltmiştir.
Davalı vekili, başvurunun reddini savunmuştur.
Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; başvurunun kabulü ile 49.212,63 TL sürekli iş göremezlik tazminatının 10.03.2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte sigorta şirketinden alınarak başvuru sahibine verilmesine karar verilmiş; karara davalı vekili tarafından itiraz edilmiştir.
İtiraz Hakem Heyeti tarafından; Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararına karşı İtiraz eden davalı vekilinin itirazının kısmen kabulüne, 08/09/2020 tarih, 2020.E.27390, K-2020/70705 sayılı kararın vekalet ücretine ilişkin 3.bendinin düzeltilmesine ve kararın diğer maddeleri ile birlikte icrasına dair verilen karar, taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Haksız fiil sonucu çalışma gücünde kayıp olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının tespiti açısından maluliyetin varlığı ve oranının doğru bir şekilde belirlenmesi gerekmektedir. Söz konusu belirlemenin ise Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşlarının çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikâyetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden kaza tarihi 19.08.2018 tarihinde yürürlükte olan yönetmelik hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.
Maluliyete ilişkin alınacak raporların 11.10.2008 tarihinden önce Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11.10.2008- 01.09.2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü Ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01.09.2013 tarihinden sonra Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği,01.06.2015-20.02.2019 tarihleri arasında Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik, 20.02.2019 tarihinden sonra Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.
Somut olayda; kaza neticesinde davacının maruz kaldığı yaralanmaya ilişkin olarak Pendik Devlet Hastanesi tarafından düzenlenen 25.04.2019 tarihli Erişkinler için Engellilik Sağlık Kurulu Raporuna göre %5 sürekli maluliyetinin olduğu belirlenmiş, Hakem Heyetince Pendik Devlet Hastanesinden alınan sağlık kurulu raporunda maluliyet oranının uyuşmazlık konusu kaza ile illiyet bağının değerlendirilmediği görülmekle, dosyanın adli tıp uzmanı doktor bilirkişisine tevdiine karar verilmiştir. Adli Tıp Uzmanı bilirkişisi tarafından hazırlanan 16.06.2020 tarihli maluliyet raporunda, dosya içerisinde bulunan Pendik Devlet Hastanesi tarafından verilen sağlık raporu da irdelenerek tanımlanan skar dokularının Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerinde yer alan “Deri Bölümü-hipertrofik skar ve keloid-hafif(vücut yüzeyinin %1-9’unu kaplayan) maddesinde belirtilen deri patolojisine uymaması ve vücut yüzey alanının %1’ini dahi kaplamaması nedeni ile şahsın Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre özürlülük oranı %0 olduğu tespit edilmiştir. Hakem Heyetince, dosya içerisindeki maluliyet raporlarının arasındaki çelişkinin giderilmesi için başvuru sahibinin kaza ve hasta dosyası evrakları ile birlikte,yetkili devlet hastanesinden sağlık kurulu raporu veya ikametgahına en yakın üniversite hastanesinin adli tıp anabilim dalı başkanlığına müracaatla fiziki muayenesi yapılarak,Erişkinler için Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümleri dikkate alınarak,sürekli iş göremezlik oranı,kaza ile maluliyet arasındaki illiyet bağını gösterir şekilde rapor temin ederek dosyaya sunulmasına karar verilmiştir. Ara karar neticesinde Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı tarafından düzenlenen 04.08.2020 tarihli maluliyet raporunda Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre %5 oranında maluliyetinin olduğu belirlenmiş,hükme esas alınmıştır. Anılan maluliyet raporunun kaza tarihine uygun yönetmeliğe göre düzenlenmediği gibi dosya içerisindeki maluliyet raporlarının da irdelenmediği anlaşılmaktadır. Eksik inceleme ile hüküm kurulamaz.
Buna göre,davalının itirazları da dikkate alınarak, muayenesi yapılmak üzere, maluliyet oranının tespiti açısından kaza tarihi itibari ile yürürlükteki Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine uygun şekilde,dosya kapsamında yer alan maluliyet raporları irdelenerek çelişkileri giderici ayrıntılı, gerekçeli ve denetime elverişli olacak şekilde üniversitelerin adli tıp anabilim dalı başkanlıklarından yeni bir rapor alınması sonucunda oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış bozmayı gerektirmiştir.
2-Bozma neden ve şekline göre davacı vekilinin tüm temyiz itirazları ile davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile İtiraz Hakem Heyeti kararının BOZULMASINA;(2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin tüm temyiz itirazları ile davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına ve aşağıda dökümü yazılı 26,30 TL kalan onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına , ve peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 29.09.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.