Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2022/6569 E. 2022/14173 K. 08.11.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/6569
KARAR NO : 2022/14173
KARAR TARİHİ : 08.11.2022

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hüküm, süresi içinde davacı vekili temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R

Davacı vekili, davalı borçlular … ve … hakkında takip yaptıklarını, takibin semeresiz kaldığını, borçluların mal kaçırma amacı ile dava konusu taşınmazlarını diğer davalılara devrettiklerini belirterek, bu tasarrufların iptalini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesi, davalı …, … ve … yönünden davanın reddine, davalılar … ve … yönünden davanın kabulüne, tarafların istinaf istemlerinin bölge mahkemesi tarafından esastan reddine ilişkin karar Yargıtay 17.Hukuk Dairesinin 23.03.2021 tarih 2020/2113 Esas2021/3099 Karar sayılı ilamı ile davacı vekilinin ve davalı … vekilinin tüm temyiz itirazların reddine, borçlulardan … adresinde yapılmış bir haciz olmadığı ,bu borçlu hakkında alınmış bir aciz belgesi de bulunmadığından, borçlulardan …, … ve … aleyhine açılan davanın ön koşul yokluğundan reddine karar verilmesi gerekirken hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğundan bahisle bozulmuş, dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, bozmadan sonra ilk derece mahkemesi tarafından davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava İİK’nın 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali istemine ilişkindir.
Dava şartları, mahkemenin esası hakkında inceleme yapabilmesi için gerekli şartlar olup, (HMKnun 114) bu şartların var olup olmadığı davanın her aşamasında öncelikle ve resen incelenir. (HMK’nun 115). Bu genel dava şartlarının yanında yasada somut uyuşmazlığa ilişkin özel dava şartları belirlemiş ise bu şartlarında HMK’nun 114. maddesi kapsamında araştırılması ve değerlendirilmesi gerekmektedir. HMK’nun 115/2.maddesinde açıkca belirtildiği gibi dava şartları noksanlığının giderilmesi mümkün ise bunun tamamlanması için süre verilir, bu süre içinde noksanlık giderilmemiş ise dava dava şartı noksanlığından red edilir. HMK’nun 115/3.maddesinde ise “ Dava şartı noksanlığı, mahkemece, davanın esasına girilmesinden önce fark edilmemiş, taraflarca ileri sürülmemiş ve fakat hüküm anında bu noksanlık giderilmişse, başlangıçtaki dava şartı noksanlığından ötürü, dava usulden reddedilemez.”
Bozma ilâmından sonra davacı vekili tarafından ibraz edilen 25.05.2021 tarihli haciz tutanağı İİK’nun 105.maddesinde anlamında geçici aciz belgesi niteliğinde olduğundan, dava şartı noksanlığı tamamlanmıştır. HMK’nın 115/3 maddesi hükmü karşısında artık davanın esası incelenerek sonucuna göre bir karar vermek gerekirken bu eksikliğin giderildiği gözetilmeden usulden red kararı verilmesi doğru olmamış, hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacı vekilinin temyiz itirazının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde davacıya geri verilmesine 08.11.2022 günü oybirliğiyle karar verildi.