YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/504
KARAR NO : 2022/11051
KARAR TARİHİ : 28.09.2022
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
İLK DERECE
MAHKEMESİ : Bakırköy 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasında İlk Derece Mahkemesince verilen davanın yargı yolunun caiz olmaması nedeniyle reddine ilişkin hüküm hakkında Bölge Adliye Mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelenmesi sonucunda; davacı vekilinin istinaf talebinin esastan reddine dair verilen kararın, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili; 13/08/2018 tarihinde, davalı …’nin zabıta ekipleri tarafından müvekkilinin işletme hakkına sahip olduğu büfenin vinç ile bulunduğu yerden kaldırdığını ve büfeye zarar verildiğini, içindeki ekmek ve diğer ürünlerle birlikte kamyona yüklenerek götürüldüğünü, davalının hukuka aykırı olarak satışlara engel olması nedeniyle ve büfeye zarar verilmesi nedeniyle müvekkilinin zarara uğradığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 100,00 TL maddi tazminatın haksız fiilin meydana geldiği tarih olan 13/08/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; davanın idari yargı yerinde görülmesi gerektiğini, dava konusu olayda müvekkilinin herhangi bir haksız eyleminin söz konusu olmadığını, davacı şirketin izin almaksızın yaya trafiğinin yoğun olduğu yere büfeyi taşıyarak yaya geliş-gidişini engelleyip meydanın estetiğini bozduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
İlk Derece Mahkemesince; iddia, savunma, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre davalı … Başkanlığının tüzel kişiliğe haiz olup işlem ve eylemlerinin kural olarak kamusal nitelik taşıdığı, davanın dayanağının davalı …’nin zabıta müdürlüğü tarafından davacıya ait büfenin kaldırılarak götürülmesi sonucu satışa engel olunduğu, büfeye ve içindekilerine zarar verildiği iddialarına ilişkin olması, istemin idare hukuku kuralları çerçevesinde ve idari yargı yerinde değerlendirilmesi gerektiği gerekçesiyle HMK’nın 114/1-b gereği tam yargı davası olduğu anlaşılan davanın yargı yolunun caiz olmaması nedeniyle HMK 115. maddesi gereği usulden reddine karar verilmiştir. Karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesince, davacı şirketin açıkça hizmet kusuruna dayandığı, kamu hizmetinin görülmesi sırasında ve hizmet kusurundan doğan zararların giderilmesinde idari yargının görevli olduğu gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerekçeye ve HMK’nın 355. maddesindeki kamu düzenine aykırılık halleri resen gözetilmek üzere istinaf incelemesinin, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılacağı kuralına uygun biçimde inceleme yapılıp karar verilmiş ve verilen kararda bir isabetsizlik görülmemiş olmasına göre davacı vekilinin yerinde olmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün HMK’nın 370/1. maddesi gereğince ONANMASINA, HMK 373. maddesi uyarınca dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesine gönderilmesine ve aşağıda dökümü yazılı 21,40 TL kalan onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına 28/09/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.