YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/4788
KARAR NO : 2022/13786
KARAR TARİHİ : 03.11.2022
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
BİRLEŞEN DAVA MAHKEMESİ : Şanlıurfa 2 Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde asıl davada davalı … vekili ile birleşen davada davalı … vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili asıl davada; davalıların maliki, sürücüsü ve trafik sigortacısı olduğu aracın davacıya çarpması neticesinde meydana gelen trafik kazasında davacının yaralandığını, sağ bacağının doku kaybına uğradığını parmaklarını kaybettiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla tedavi gideri ve iş gücü kaybı nedeniyle 5.000,00 TL maddi tazminat ile 10.000,00 TL manevi tazminatın sigorta şirketini maddi tazminatla sorumlu tutarak kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile tahsilini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile maddi tazminat talebini 36.112,02 TL’ye yükseltmiştir.
Birleşen davada, asıl davada bilirkişi raporuna göre kusura göre hesaplanan 23.576,00 TL’nin fatura tarihlerinden itibaren yasal faizi ile davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı … vekili; kazaya karışan aracın müvekili nezdinde trafik sigortası olduğunu, öncelikle sigortalının kusurunun maluliyet oranının ve yapılmış tedavi masraflarının tespiti gerektiğini, sigortalının kusuru nispetinde ve sigorta poliçesi limiti dahilinde sorumlu tutulabileceğini, bilirkişi incelemesiyle tazminatın hesaplanması gerektiğini, temerrüdün söz konusu olmadığını, dava açılmasına da sebebiyet verilmediğini savunmuştur.
Davalı … vekili; davada mahkemenin yargı yolu nedeniyle görevsiz olduğunu, görevli mahkemenin idari yargı ve Şanlıurfa İdare Mahkemesi olduğunu, Belediye’nin olayda kusuru bulunmadığını, davacının bedeni zararının ve kusur durumunun tespiti gerektiğini, olay tarihinden itibaren faiz talebinin haksız olduğunu, davanın görev ve esastan reddine karar verilmesini savunmuştur.
Davalı … davaya cevap vermemiştir.
Birleşen dosyada davalı … cevap vermemiştir.
Hükmüne uyulan bozma ilamında; belgesiz tedavi gideri yönünden sorumlulukları devam eden asıl davanın davalıları olan sigorta şirketi, işleten ve sürücü yönünden gerekli inceleme ve değerlendirme yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiğine değinilerek hükmün davacı yararına bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde ;asıl dava yönünden 18.576,00 TL tedavi giderinin 30.05.2008’den itibaren işleyecek yasal faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili (davalı … Şirketinin sorumluluk limiti ile sınırı kalmak kaydıyla) ile davacıya ödenmesine, davacının diğer talepleri yönünden bozma öncesi 2008/971 E 2011/774 K sayılı ilamıyla verilmiş olan kararın kesinleşmesi sebebiyle karar verilmesine yer olmadığına, birleşen dosya yönünden 2.629,86 TL tedavi giderinin 31.01.2013’den itibaren işleyecek yasal faizi ile davalı …’dan tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş; hüküm asıl davada davalı … vekili ile birleşen davada davalı … vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya içeriğine, bozmaya uygun karar verilmiş olmasına, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozma ile kesinleşen yönlere ilişkin inceleme yapılmasının mümkün olmamasına göre; asıl davada davalı … vekilinin ve birleşen davada davalı … vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 592,50 TL kalan onama harcının temyiz eden davalı … Başkanlığından alınmasına, 492 Sayılı Harçlar Yasası’nın 13/J maddesi uyarınca davalı … Kurumundan harç alınmamasına 03.11.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.