YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/4269
KARAR NO : 2022/10390
KARAR TARİHİ : 15.09.2022
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki trafik kazasından kaynaklı maddi tazminat davası üzerine, İtiraz Hakem Heyetince itirazın reddine dair verilen 19/08/2019 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
K A R A R
Davacı vekili; 20.05.2014 tarihinde, davacının yolcu olarak bulunduğu davalı tarafça sigortalı bulunan aracın karıştığı çift taraflı kazada davacının yaralandığını belirterek, fazlaya ilişkin haklarının saklı tutulması koşuluyla 1.000,00 TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. 25/03/2019 tarihli ıslah dilekçesi ile talebini toplam 54.633.41 TL’ye yükseltmiştir.
Davalı vekili; davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından; başvuranın talebinin kabulü ile 54.633.41 TL’nin 22/07/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline dair verilen karara davalı vekili tarafından yapılan itiraz üzerine, itirazın reddine karar verilmiş; karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, Sigorta İtiraz Hakem Heyeti kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre; davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklı bedensel zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 30/17. md. ve 19/01/2016 tarihli ve 29598 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik’in 6. maddesi ile Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik’in 16. maddesinin 13. fıkrasına “tarafların avukat ile temsil edildiği hallerde, taraflar aleyhine hükmedilecek vekâlet ücreti, her iki taraf için de Avukatlık Asgarî Ücret Tarifesinde yer alan asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin beşte biridir” hükmü eklenmiştir.
Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 17/2. maddesinde ise “Sigorta Tahkim Komisyonları, vekalet ücretine hükmederken, Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde asliye mahkemeleri için öngörülen ücretin altında kalmamak kaydıyla Tarifenin üçüncü
kısmına göre avukatlık ücretine hükmeder. Tarifenin üçüncü kısmına göre nisbi avukatlık ücretine hükmedilen durumlarda da talebi kısmen ya da tamamen reddedilenler aleyhine tarifeye göre hesaplanan nisbi ücretin beşte birine hükmedilir” düzenlemesi yapılmıştır.
Açıklanan nedenlerle; İtiraz Hakem Heyeti’nce davacı lehine hükmedilecek vekalet ücretine ilişkin olarak Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik’in 16/13 maddesinin uygulanması gerektiği gözönüne alınarak AAÜT’nin 13. maddesi ve AAÜT’nin 17. maddesi gereğince, maktu vekalet ücretinin altında kalmamak kaydıyla, hesaplanan vekalet ücretinin 1/5’i oranında vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, fazla vekalet ücretine karar verilmesi doğru olmamıştır. Ne var ki belirlenen bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, kararın 6100 sayılı HMK’nun 370/2. maddesi uyarınca düzeltilerek onanması uygun görülmüştür.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararının 3. bendindeki “6.359,68 TL” ibaresi hükümden çıkartılarak yerine “2.725,00 TL” ibaresinin yazılmasına ve kararın bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA; peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 15/09/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.